Sevgili okurlarım, Türkiye'de her gün bol kepçe atılan bir sürü siyasi palavralara hepimiz her gün tanık olmuyoruz.
Tayyipgiller familyası bu palavraların ardına sığınıp her gün vatandaşın beynini yıkıyor. Her şey dört dörtlük olacak, yapacağız edeceğiz yalanları ufukları sarıyor!
İki gün önce elime iki ayrı önergeden oluşan bir belge ulaştı.
İlkinde Muş Milletvekili Sezai Temelli, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından yanıtlanması istemiyle Meclis Başkanlığına sorular sormuş.
Cumhurbaşkanlığı tarafından sadece Malazgirt Zaferi nedeniyle büyük paralar harcanarak yaptırılan Ahlat Sarayı ile birlikte Anadolu'nun ve özellikle uzak illerimizin sağlık açısından ne durumda olduğunu belgeleyen önergeleri hemen özetliyorum.
★★★
“26 Ağustos Malazgirt Zaferi'nin 952. yıldönümü etkinlikleri nedeniyle Bitlis'in Ahlat ile Muş'un Malazgirt ilçelerinde 3 gün sürecek bir program organize edilmiş ve dev bir bütçe ayrılmıştır.
24 Ağustos´ta başlayıp 26 Ağustos'a kadar devam eden bu kutlamalar için idarenin tüm imkânları seferber edilmiştir.
Etkinliklerin yapılacağı Milli Park alanı içinde Fetih Yolu, Namazgah, Merasim alanı, Cumhurbaşkanı Hitabet alanı, meydan, toplanma ve ikram alanı, helikopter pistleri, Türk tarihi temalı sosyal yaşam alanları oluşturulmuştur.
Tüm bu hazırlıklar için bütün kamu kurum ve kuruluşların araç gereç ve teknik personelin çalıştırılması dışında kamu çalışanlarının kutlamalara katılımı zorunlu hale getirilmiştir.
Zira Muş'ta yaşanan sağlık sorunları gibi nedenlerle ilgili birimleri aradığımızda mülki amirlerin büyük çoğunluğunun görev yerlerini terk ederek bizzat hazırlık çalışmalarına katıldığı tarafımıza iletilmiştir.
Geçtiğimiz senelerde de benzer bir tablo ortaya çıkmış ve konuyla ilgili verilen soru önergesi halen cevaplanmamıştır.
Bu bağlamda…
1-Malazgirt Zaferinin 952. yıldönümü nedeniyle bu yıl kamu bütçesinden toplam ne kadar harcama yapılmıştır? Harcama kalemleri nelerdir?
2-İl Özel İdare bütçesinden Malazgirt tören alanı için ne kadar harcama yapılmıştır? İl Özel İdare'nin araç, gereç ve teknik personellerinin (bu işler için) çalıştırıldığı iddiaları doğru mudur? Doğruysa hangi yasal mevzuata göre çalıştırılmıştır?
3-Malazgirt tören etkinlikleri için Muş merkez, ilçe ve köylerine taşıma için toplam kaç araç tahsis edilmiştir? Bu araçlardan kaçı kamu aracı, kaçı kiralıktır? Kiralananlar için araç başına ne kadar ödenmiştir?
4- 5302 Sayılı Kanun'a göre belediye sınırları dışında kalan kırsal bölgede yaşayan yurttaşların alt ve üstyapı sorunları yol, su, çevre düzenlemesi İl Özel İdarenin görev ve sorumluluk alanına girmektedir. Buna göre idarenin araç, gereç ve teknik personeli Malazgirt'teki hazırlıklar için kullanılması hangi hizmetlerin aksamasına neden olmuştur?”
★★★
Muş milletvekili Sezai Temelli bir yanıt alabilmek umuduyla bu önergeyi vermiş ama hiçbir yanıt gelmeyeceğini hepimizden çok daha iyi bilmektedir…
İktidar kendi kendine yeni bir ‘26 Ağustos bayramı' oluşturdu, milyarlarca lira harcadı ve üstelik yine milyarlar harcayarak Malazgirt'e yakın olan Ahlat'ta yeni bir saray yaptırdı.
Üç günlük şatafat ve gösteriş uğruna devletin ve milletin paraları bir kez daha toprağa gömüldü.
MUŞ HASTANELERİ!
Sevgili okurlarım, aynı gün Sezai Temelli'nin Meclis Başkanlığına verdiği bir başka önerge var. Meclis'te Muş'la ilgili bir Araştırma Komisyonu kurulmasını talep ediyor. Özetliyorum:
“Seçim bölgem olan Muş ve ilçelerinde çok uzun yıllardan beri sağlık hizmetlerinde ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Bir türlü çözülemeyen bu sorunlar kronik bir hal almış durumdadır.
Doktor ve sağlık personeli sayısının azlığı, tıbbi cihazların yok denilecek kadar az olması, doktorların görevde bulunma süresinin kısalığı, hastanenin fiziki koşullarının yetersizliği gibi konular ilimizde sağlık alanında yaşanan başlıca sorunlardır.
Muş ve ilçelerinde her gün yüzlerce hasta, muayene ve tedavi olmak için devlet hastanelerine başvuruyor.
Ancak o kurumlarda ihtiyaca cevap verecek ne hekim sayısı ne de yatak sayısı yoktur.
İl merkezi ve ilçe hastaneleri acil durumlarda anında müdahale edebilecek tıbbi kapasiteye de sahip değildir.
Bu nedenle hastalar sürekli olarak Diyarbakır, Elazığ, Van, Erzurum hastanelerine sevk edilmekte, acil durumdaki hastalar ise sevkler nedeniyle yollarda hayatını kaybetmektedir. TÜİK verilerine göre, Muş ilinde bin kişi başına düşen toplam hekim sayısı bir, 100 bin kişiye düşen toplam hastane yatağı sayısı 200, toplam hastane sayısı ise sadece 7'dir.
Öte yandan Muş doğurganlık oranı çok yüksek iller arasında olmasına rağmen kadın doğum hekimi ve çocuk doktoru sayısı yalnızca bir kişidir.
Muş'un ilçelerinde devlet hastanelerinin durumu ise daha da vahimdir. 2016 yılında yenisi yapılacak vaadiyle yıkılan Malazgirt Devlet Hastanesi 7 yıldır inşaat halinde olup herhangi bir sağlık ocağının vereceği hizmetten öteye geçememektedir.
100 yataklı Malazgirt Devlet Hastanesi ihalesi şimdiye kadar 3 ayrı müteahhide verilmiş ve halen inşaatı tamamlanmamıştır. Hastanenin bir bölümü inşaat halindeyken diğer bölümlerinde ağır aksak verilen sağlık hizmetleri ise halkın ihtiyacına karşılık verememektedir.
★★★
Kardiyoloji, kalp damar cerrahisi, anestezi branşlarında uzman hekim olmadığı gibi diğer birimlerde var olan hekim sayısı sadece bir kişiyle sınırlıdır. Hastanelerde gerekli sayının çok altında hekim görev yapmaktadır.
Ayrıca pek çok tıbbi cihazın da eksik ve yetersiz olduğu bilinmektedir.
Muş'un bir diğer büyük ilçesi olan 55 yataklı Varto Devlet Hastanesinde ultrason, tomografi, şeker ölçme cihazı dahi yoktur.
Kardiyoloji, kadın doğum, göz, üroloji ve radyoloji branşlarında uzman doktor ve sağlıkçı kadrosu açılmasına rağmen bu polikliniklerin kapıları aylardır hastalara kapalıdır.
Muş'un Bulanık, Hasköy, Korkut ilçe devlet hastanelerinde benzer sorunlar mevcuttur.
Bu kapsamda ilçe devlet hastanelerinde yaşanan sorunların tüm boyutlarıyla araştırılarak, hükümet ile kamu kurum ve kuruluşlarının bu konudaki sorumluluklarının ve ihmallerinin tartışılması amacıyla meclis araştırması açılmasını arz ve talep ederiz.”
Gönder