PKK’nın siyasi kolu HDP, terör örgütüne yardım yataklık ve propagandasını yaptığı için Anayasa Mahkemesi tarafından verilecek olası bir kapatma kararına karşı 14 Mayıs seçimlerine YSP (Yeşil Sol Parti) adıyla girdi. PKK/YSP, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 62 milletvekilliği kazandı.
PKK terör örgütü sözcülüğünü HDP’den devralan PKK/YSP Merkez Yürütme Kurulu (MYK), önceki gün isim değişikliği kararı aldı. HDP’nin “Halkların Demokratik Partisi” olan adının ilk iki kelimesinin yerini değiştirerek DHP yani “Demokratik Halklar Partisi” olarak değiştirdi.
Böylece YSP de HDP gibi hukuka karşı hilekâr bir organizasyon olduğunu Türkiye ve dünyaya bir kez daha göstermiş oldu.
Anlayacağınız adı ne olursa olsun, yöneticileri kim olursa olsun karşımızda Anayasa’ya bağlı, hukuka uygun hareket eden bir siyasi parti yok, terör destekçisi hilekâr bir grup bir organizasyon var.
HÜLLE DEĞİL HİLE PARTİSİ
PKK’nin siyasi kolu HDP’nin, YSP adıyla seçime girmesi ve şimdi de adını DHP olarak değiştirmesinin, siyasi tarihimizde 1982-1995 arası uygulaması görülen “Hülle Partisi” ile ilgisi yok.
“Hülle Partisi” 1982 Anayasa’nın 84’üncü maddesindeki milletvekillerinin parti değiştirmeleri ile yasağı delmek için kuruluyordu. 1995 yılında milletvekillerinin parti değiştirmesinin önündeki yasak kalktığı için buna gerek kalmadı.
Zaten, PKK/HDP’lilerin yaptığı da bu değil, onların ki, Anayasa Mahkemesi’nde görülen davada olası bir kapatma kararına karşı, HDP’nin kuruluş yılı olan 2012’de aldıkları bir önlemin hayata geçirilmesinden ibaret.
Kısacası Türk Milleti’nin, TBMM’nin, Yargıtay Başsavcılığı’nın, Anayasa Mahkemesi’nin gözleri önünde yapılan tam anlamıyla hilekârlık. En başından anlatayım...
DEVLETE KURŞUN SIKTIKTAN 6 YIL SONRA SHP TBMM’YE SOKTU
PKK’nın siyasi sözcülerinin partileşme süreci, terör örgütünün 15 Ağustos 1984 akşamı Siirt’in Eruh ve Hakkâri’nin Şemdinli ilçelerinde gerçekleştirdiği, bir askerin şehit düştüğü, 9 asker ve 3 sivilin yaralandığı saldırılardan sadece 6 yıl sonra SHP eliyle gerçekleşti.
PKK’ya yakın milletvekilleri, SHP listelerinden TBMM’ye girdi. 7 Haziran 1990 tarihinde ise, SHP’den ayrılan on bir milletvekili tarafından PKK’nın ilk siyasi partisi HEP kuruldu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 3 Temmuz 1992 tarihinde PKK’nın partisi HEP hakkında kapatma davası açtı. Bunun üzerine 19 Ekim 1992 tarihinde ÖZDEP kuruldu. Anayasa Mahkemesi, 14 Temmuz 1993 tarihinde HEP’in kapatılmasına karar verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 29 Ocak 1993 tarihinde HEP’in devamı olan ÖZDEP’in kapatılması için dava açtı. Bunun üzerine 7 Mayıs 1993 tarihinde Demokrasi Partisi (DEP) kuruldu. Anayasa Mahkemesi, 23 Kasım 1993 tarihinde ÖZDEP’in kapatılmasına karar verdi. DEP hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 11 Mayıs 1994 tarihinde kapatma davası açıldı. Bu kez 11 Mayıs 1994 tarihinde Halkın Demokrasi Partisi (HADEP) kuruldu. 16 Haziran 1994 tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından DEP’in kapatılmasına karar verildi. 29 Ocak 1999 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HADEP’in kapatılması için dava açıldı. Bu arada 24 Ekim 1997 tarihinde Demokratik Halk Partisi (DEHAP) kuruldu.
Anayasa Mahkemesi, 13 Mart 2003 tarihinde HADEP’in kapatılmasına karar verdi. DEHAP’ın kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 13 Mart 2003 tarihinde dava açılınca da 9 Kasım 2005 tarihinde DTP(Demokratik Toplum Partisi) kuruldu. DEHAP, hakkında dava süreci devam ederken 19 Kasım 2005 tarihinde fesih kararı aldı. Anayasa Mahkemesi, 11 Aralık 2009 tarihinde de DTP’nin kapatılmasına karar verdi.
PKK ELEBAŞININ TALİMATIYLA KURULDU
Süreç, 2012 yılında HDP’nin kuruluşuna kadar geldi. PKK elebaşı Öcalan’ın 18 Temmuz 2011 tarihli avukat görüşme notunda, çatı parti kongresinin en geç ekim ayında toplanması gerektiği şeklindeki talimatı üzerine, 15-16 Ekim 2011 tarihinde HDK ‘nin (Halkların Demokratik Kongresi) kuruluş kongresi gerçekleştirildi. Ardından HDK üyesi iki kişi,İçişleri Bakanlığı’na verdiği dilekçe ile PKK/HDP’li Demirtaş’ın PKK elebaşı Öcalan’ın “20 yıllık projesi” dediği HDP, 15 Ekim 2012 tarihinde resmen kuruldu. HDK’nın bileşenleri bir araya gelerek Yeşil Sol ve Gelecek Partisi adıyla 30 Ekim 2012’de faaliyete geçti.
Yani, PKK’nın siyasi sözcüsü olan ve daha önce Anayasa Mahkemesi kararı ile kapatılan partilerle aynı kaderi yaşayacağı bilindiğinden HDP’nin yanında siyasi hilekârlıkta zirve yaparak ikizini kurdu.
HDP hakkında verilecek olası bir kapatma kararına karşı, 16 Ekim 2022’de Olağanüstü Kongre’ye giden YSP, parti logosunda HDP’nin logosunda benzer bir değişikliğe gitti ve 14 Mayıs 2023 seçimlerine de HDP değil YSP adıyla girdi. HDP milletvekilleri YSP’li milletvekili oldu.
GÖREV YARGITAY BAŞSAVCILIĞI’NDA
Öyle anlaşılıyor ki, hakkında Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası devam eden HDP yerine, PKK propagandasına, terör örgütüne yardım ve yataklığa DHP olarak devam edecek.
Oysa, Siyasi Partiler Kanunu’nun 95’inci Maddesi kapatılan siyasi partinin bir başka ad altında kurulamayacağını, partinin kapatılmasına söz veya eylemleriyle neden olan kurucuları dahil üyelerinin başka partiye geçemeyeceğini düzenliyor. 96. Madde ise kapatılan partinin amblem hatta işaretlerinin kullanılmasını yasaklıyor.
PKK/HDH’liler “Henüz kapatılma kararı yok” diyerek kendisini savunacak, PKK/YSP’liler de “Hakkında kapatma davası olmadığını” söyleyecekler. Ama bu onların terör örgütü PKK’nın siyasi şubesi olduğunu, hukuka karşı hilekârlık yaptıkları gerçeğini ortadan kaldırmayacak.
İşin acısı Anayasa Mahkemesi, kararını geciktirdikçe PKK/HDP’nin bu hilekârlıkları yapmasına göz yumuyor. Anlaşılan bu hilekârca oyunu bozmak ise, yine HDP hakkındaki kapatma davasını açan Yargıtay Başsavcılığı’na düşüyor.
Gönder