11 ilimizi kapsayan büyük deprem.
Binlerce bina yıkıldı.
200 bine yakın bina da hasarlı.
Depremzedeler konteynerlerde…
Hâlâ çadırlarda olanlar da var.
Yüzbinlerce kişi evsiz kaldı.
Şimdi onlar için konut yapılıyor.
BİLİM İNSANLARI
Bilim insanları uyarmıştı.
“Çok fazla acele etmeyelim.
Artçı depremler sürüyor.
Dökülen beton sağlıksız olur.
İlerde yine ciddi sorunlar yaşarız” demişti.
Ama fazla itibar edilmedi.
Yaklaşan yerel seçimler de etkili oldu.
UZMANLARIN ŞİKAYETİ
Hafta sonu ilginç bir olay yaşadım.
Bir grup inşaat mühendisi ve teknisyen aradı.
Deprem bölgesindeki inşaatların elemanları.
Birbirlerini tanıyorlar, arkadaşlar.
Ama farklı şirketlerde çalışıyorlar.
“Yaşadıklarımız bizi rahatsız ediyor.
Birilerine anlatmamız lazımdı.
Size aktaralım istedik.
İlgililere iletirseniz çok seviniriz” dediler.
Sonra da şu bilgileri verdiler:
ZEMİN ETÜDÜ
“Zemin etütleri sorunlu.
Şantiye kuruluyor.
Binalar yapılmaya başlıyor.
Zemin etütleri arkadan geliyor. ;
Bu işi yapan firmalar denetlenmeli.
PROJELER
Projeler zamanında gelmiyor.
İnşaat başlıyor, proje daha sonra ulaşıyor.
Sık sık değiştiriliyor.
YETERLİ TEKNİK ELEMAN YOK
İnşaat firmaları kara düzen iş yapıyor.
Örneğin ana firma bin konutluk iş almış.
İşi yetiştirmede sıkıntı çekiyor.
Alt firmaları devreye sokuyor.
Yasaya göre teknik eleman zorunlu.
Ama yeterli sayıda bulundurmuyorlar.
Kafalarına göre yapıyorlar.
Beton ve demir temininde sorun büyük.
Hem bulunamıyor hem de fiyatları sürekli artıyor.
Bu da yanlış işlere yol açıyor.
Kullanılan demir beton…
Projelere uygun değil.
DENETİM
İnşaatların denetimi özel firmalara verildi.
Bu müşavir firmaların da kadro sorunu var.
Düşük fiyatla eleman çalıştırmak istiyorlar.
Bu nedenle kimse tercih etmiyor.
İnşaatlara neredeyse ayda bir uğruyorlar.
Denetim yok denecek kadar zayıf.
Bina yapımları yavaş ve kontrolsüz.
İŞ GÜVENLİĞİ
İnşaat firmaları…
Çoğunda iş güvenliği elemanı yok.
Şantiyelerde ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
İşçi sahipsiz.
KALİTE
Günde en az 2-3 kez artçı deprem yaşanıyor.
Bu nedenle dökülen beton çatlıyor.
Beton beton olmaktan çıkıyor.
Çatlaklar makyajla düzeltiliyor.
Ama güvenlik riski yüksek.”
BUNLAR BİLİNİYOR MU?
İnşaat mühendisi ve teknisyenler…
Anlattıkları bunlar.
İsim vermekten çekindiler.
İşlerini kaybetmek istemiyorlar.
Ayrılırken şunları söylediler:
“Yaşadığımız felaket büyük.
Devletimiz iyi niyetle çalışıyor.
Halkın sıkıntısını giderme çabasında.
Çok büyük paralar harcıyor.
Tek katlı evler için verilen 4-5 milyon lira.
Şu andaki ortalama maliyet 1,5 milyon lira.
Kâr da yüksek.
Halkın vergileri buralara gidiyor.
Yaptığımız işi düzgün yapalım.
Aynı felaketi bir daha yaşamayalım.
Sanırım Ankara’nın bu durumdan haberi yok.
Yetkililer denetim yaparsa gerçeği görür.
Daha işin başındayız.
Bundan sonraki yanlışlar önlenir.”
Anlatılanlar böyle.
Biz de Ankara’daki yetkililere aktaralım istedik.
Gönder