Nisan sonu itibarıyla hasarların neredeyse tamamı ödendi. Son verilere göre, deprem bölgesinde 520 bine yakın konut için DASK, 24 milyar TL’ye yakın hasar ödedi. Tabi, zorunlu deprem sigortasına talep de arttı. Deprem öncesinde Türkiye’deki konutların yüzde 50’si sigortalıyken, bugün bu oran, yüzde 60’a çıktı. Hoş, deprem bölgesinde 1.5 milyondan fazla konutun zarar gördüğü, büyük Marmara depreminin de gündemde olduğu düşünüldüğünde; sigortalılık oranının yüzde 90’lara yaklaşması gerekirdi.
Şu bir gerçek ki, bu deprem, az prim ödeme uğruna konut metrekarelerinin düşük gösterilmesinden DASK poliçelerine yanlış bilgilerin girilmesine, artan teminat limitlerinden yararlanılmamasından elektrik ve su abonelikleri için sigortalanmaması gereken yerlerin bile sigortalanmasına kadar; yanlış uygulamaları ve eksiklikleri de ortaya çıkardı. Kabahat kimin diye sorarsanız; ilgili kurumlardan tutun da vatandaşa kadar tüm kesimlerin payı var derim.
Gönder