Hem çaldılar hem oynadılar

Fenerbahçe'nin bazı oyun alışkanlıkları var. Bunlara çalışmışlar ve uyguluyorlar. Oyunu kenarlara açıyorlar, çabuk yön değiştiriyorlar, rakip bu işlerle uğraşırken araya top sokuyorlar ve hücum eden oyuncuyu destekliyorlar.
Zaman zaman çok iyi pres yapıp rakibi topa vurmaya zorluyorlar. O zaman da o gelen topların hepsini arka tarafta armut toplar gibi topluyorlar.
Dün gece hep iyi işler yaptılar. Diğer maçlarda da zaten yapıyorlardı.
Ligde öyle bir görüntü var ki herkes aynı şeyi söylüyor. Fenerbahçe veya Galatasaray, ikisinden biri şampiyon olacak. Beşiktaş ağaçtan düştü, Trabzonspor 3'ü 4'ü zorlayacak görüntü o. Adana Demirspor ne yapar o da 3'e 4'e oynayacak. Sezon sonunda görüntü değişir mi, hayır.
Yalnız şu var; Fenerbahçe takım ahengi olarak Galatasaray'a göre bir tık önde. Galatasaray'da çok etkili oyuncular var, sahneye çıkınca işi bitiriyorlar. Fenerbahçe takım yükünü her futbolcuya daha fazla dağıtıyor.
H H H
Yalnız şu bir gerçek Galatasaray, Türkiye'de bu görüntüyü verirken Avrupa maçlarında çok farklı oluyor.
Orada futbolcular bütün hünerlerini ve bütün enerjilerini her yönüyle veriyorlar.
Dün geceki maçı kestirmeden bir cümleyle anlatırsak, sarı-lacivertiller hem çaldılar, hem oynadılar.
Hatayspor'un onlara karşı gelecek gücü yoktu. Düşünün bu Hatayspor şu ana kadar hiç mağlup olmamış bir takım. Yine düşünün bu takım Trabzonspor'u 2-0'dan 3-2 yendi.
Hakemi söyleseniz bu maçta hakem konuşamazsınız. Çünkü Hatayspor, Fenerbahçe'yi nasıl zorlasın ki bir de zorlanacak hakem kalsın.
Bir de şu gerçek var; Fenerbahçe 90 dakikanın içinde futbolun güzelliklerini zaman zaman gayet iyi gösteriyor. Televizyonda seyrederken zevk alıyorsunuz, böyle olunca da vakit çabuk geçiyor. Seyrederken bıkmıyorsunuz. "Şu maç bitse de gitsek" havası yok ama 20 takımlı ligde makas bu kadar açılınca maalesef bazı maçlardan da keyif alamıyorsunuz.