Kaptanpaşa Mahallesi, Yay Sokak'ta 11 Aralık 2022'de meydana gelen olayda evine dönen Zuhal Ebrar Yıldız, iki kapkaç şüphelisi ile polisin arasında kaldı. Polisin silahından çıkan kurşun, genç kızın sırtına isabet etti ve ölümüne neden oldu. Savcılıkça hazırlanan iddianamede polis memuru Alper D.'nin mesleği gereği sahip olduğu bilgi, tecrübe ve eğitimi göz önünde bulundurarak eyleminin sonuçlarını istemese de öngörebilecek durumda olduğu belirtildi. Polis Alper D.'nin "Bilinçli Taksirle Öldürme" suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapsi talep edildi. İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu polis Alper D. ve ölen Zuhal Ebrar Yıldız'ın anne ve babası yakınlarıyla birlikte katıldı. Hakim, keşif sonrasında hazırlanan raporun ve olay yerine ait görüntülerin içeriğinin incelendiği raporların dosyaya ulaştığını belirtti. Raporda, sanık polis memuru Alper D.'nin üç kez ateş ettiği, Alper D.'nin motosikletin lastiğine ateş ettikten sonra bir toz tabakasının havaya kalktığı ve o sırada Zuhal Ebrar Yıldız'ın yere düştüğü belirtildi.
GASPÇILAR TANIK OLARAK DİNLENDİ
Duruşmada, Zuhal Ebrar Yıldız'ın ölümünün gerçekleştiği gün polis tarafından aranan ve gasp suçundan tutuklanan sanıklar tanık olarak dinlendi. Tanık Hüseyin Yetkin ifadesinde, "Gasp olayı ile ilgili aracın sahibi geldi sandım. Merdivenden inen şahıs polis olduğunu söylemedi. Doğrudan elini beline götürdü. Silahı çıkarıp bize doğrultunca biz de motorlarımızla sola doğru manevra yaptık. Polis 'dur' diye kesinlikle ikazda bulunmadı bize. Farları yaktık, üzerimizde silah, bıçak gibi suç aleti yoktu kesinlikle. Akşam sularıydı, güneş batmıştı. Ama merdivenin önü aydınlıktı. Sokak lambaları yanıyordu. Sola doğru gitmeye başladık. Döndüğümüz yer de aydınlıktı. Bizim arkamızdan bir şarjör mermi boşaltıldı. 10-13 silah sesi duydum arkamızdan. Atış uyarı atışı değildi canımıza kast etmek amacıyla açılan bir ateşi. Zuhal Ebrar kardeşimiz bizim mahallenin kızıdır. 'Ah' diyerek birinin yere düştüğünü duydum. Bu sırada silah ateşlenmeye devam edince ben durup yardım edemedim. Kaç kişinin ateş ettiğini bilmiyorum" şeklinde konuştu.
"2-3 ŞARJÖR BOŞALTTILAR"
Tanık Selçuk Çubuker ise "Olay günü arkadaşlarımla oturuyorduk. Merdivenlerden sivil biri indi. Elini beline götürdü. Ben hasım sahibi bir insanım daha önce de vurulduğum için hasımlarımdan biri sanıp motosikletle kaçmaya başladım. Hüseyin de motosikletle kaçtı. Ben motosiklete binip döner dönmez ateş edildi. Arkamızdan 2-3 şarjör boşalttılar. Biz orada otururken kapalı bir bayanın merdivenlerin önünden geçtiğini gördüm. Hava kararmaya başlamıştı. Merdivenlerin önü aydınlıktı ama kaçış istikametimiz karanlıktı. Sokak lambaları yanmıyordu. Ben kaçarken daha önce gördüğüm bayanın yerde yattığını gördüm. Daha sonradan bayanın vefat ettiğini duyunca, ertesi gün gidip teslim oldum. Olay anında üstümüzde silah yoktu. En az iki kişi ateş etti ama o anki korkuyla dönüp bakamadım" dedi.
POLİS MEMURU TANIKLIK YAPTI
Silahlı yağma suçundan aranan tanıkların yerini polislere bildiren, polis memuru Münir B.'de duruşmada tanık olarak dinlendi. Selçuk Çubuker ve Hüseyin Yetkin'in silahlı yağma suçundan arandığını söyleyen Münir B., "Bu kişiler bölgemizde 10 gün içinde 7-8 tane silahlı yağma olayına karıştı. Olayı Asayiş Şube Gasp Büro Amirliği takip ediyordu. Bizim bölgemiz olduğu için bizden yardım istediler. Olay yerine gitmedim" dedi.
"PİŞMANLIK GÖSTERSE ŞİKÂYETİMİZDEN VAZGEÇECEKTİK"
Tanık beyanlarının ardından söz verilen anne Dilek Yıldız, "Sanığın ağır cezada yargılanmasını istiyorum. Kızımı kasten ve bilerek vurduklarını düşünüyorum. Bu adam hiç pişman değil. Polis polisi tutuyor. Kimse benim kızımın ölümünü konuşmuyor. Hepsi sanığı korumaya çalışıyor" dedi. Baba Zekeriya Yıldız ise, "Sanık eğer biraz pişmanlık belirtisi gösterse şikayetimizden vazgeçecektik. Ancak pişmanlık göstermiyor. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasını istiyoruz" dedi.
TAHLİYEYE TEPKİ
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık polis Alper D.'nin tutuklu kaldığı süreyi göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi. Tahliye kararına genç kızın ailesi tepki gösterdi. Duruşma çıkışında ise aile yakınlarıyla polis ve güvenlik arasında kısa süreli arbede yaşandı. Yakınlarından biri "Yaşamadan ölmeyin inşallah" derken, bir diğeri "Normal vatandaş olsa katil diye damga yer burada, devletin memuru diye mi koruyorsunuz" diyerek bağırdı.
Gönder