İlim Yayma Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının (STK) gelişiminin, ülkelerin genel gelişiminden bağımsız olmayacağını vurguladı. Erdoğan, Türkiye’deki STK’ların tarihsel derinliğine ve toplumsal rollerine dikkat çekerken, ecdadımızın vakıf geleneğini nasıl kurumsallaştırdığını da anlattı. Bu mirası nasıl günümüze taşıdığımıza dair birçok önemli tespitte bulundu.
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE VAKIF GELENEĞİ
Erdoğan, Osmanlı İmparatorluğu’ndan günümüze uzanan vakıf geleneğinin, toplumun ihtiyaçlarına yönelik en etkili çözüm yollarından biri olduğunu belirtti. Geçmişten gelen bu güçlü mirasın, günümüzde de büyük bir toplumsal işlev gördüğünü ifade etti.

MÜTEDEYYİN TOPLUMUN STK DUYARLILIĞI: FAZLASIYLA İLERİ
Erdoğan, Türkiye’deki mütedeyyin kesimin sivil toplum alanındaki duyarlılığının çok yüksek olduğunu vurguladı. Özellikle dini hassasiyetleri olan toplum kesimlerinin, diğer gruplara kıyasla sivil toplum çalışmalarında çok daha aktif olduklarının altını çizdi. “1963 yılına kadar Türkiye’de vakıf kurulamıyordu” diyen Erdoğan, o dönemin zorluklarına rağmen, Türkiye’deki mütedeyyin kesiminin sivil toplum alanındaki katkılarının büyük olduğunu ve günümüzde bunun çok daha açık bir şekilde görüldüğünü söyledi.
CEVHER PROJESİ: GENÇLERİN YÜKSELEN YILDIZI
Necmettin Bilal Erdoğan, "Cevher Projesi"nin önemine vurgu yaptı. Bu proje, başarılı öğrencilerin keşfedilmesi ve daha fazla fırsat bulmalarını sağlamak adına örnek bir çalışma olarak öne çıkıyor. Gençlerin, hem akademik anlamda hem de kişisel gelişim açısından en iyi fırsatları yakalamaları için bu tür projelerin kritik öneme sahip olduğunu ifade etti.
STK'LAR VE STRATEJİ: KONUMUZA HAKİM OLACAĞIZ
Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının etkin olabilmesi için sadece bilgi birikiminin değil, aynı zamanda saha çalışmalarının da kritik olduğunu söyledi. “Konumuza hakim olacağız” diyen Erdoğan, bu hakimiyetin ancak uzun vadeli planlamalar, gönüllülerin ve profesyonellerin sahada etkin bir şekilde yer almasıyla sağlanabileceğini ifade etti. Elde edilen sonuçların doğru bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerken, istenilen sonuca ulaşamayan projelerde yol haritalarının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.

GENÇLER GELECEĞİN LİDERLERİ: STRATEJİK PLANLAMANIN ÖNEMİ
Son olarak, gençlerin toplumsal birikimi ve değerleri sonraki nesillere aktarma sorumluluğuna değinen Erdoğan, “Gençler emaneti bizden sonra gelenlere aktaracaktır. Peki, biz gençlere bu emaneti sağlayabiliyor muyuz?” diye sordu. Erdoğan, bu sorunun cevabının, stratejik planlamaların ne kadar doğru yapıldığıyla ve bu planların sonuçlarının nasıl değerlendirildiğiyle doğrudan ilgili olduğunu söyledi. Gençlerin toplumda etkin bir şekilde yer alabilmesi ve liderlik rollerini üstlenebilmesi için bu tür stratejilerin güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
İlim Yayma Cemiyeti Mütevelli Heyeti Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan’a etkinliğe katılımı için, günün anısına Ensar Vakfı Başkanı Dr. Şener Ağaç tarafından Ensar Ailesi adına bir hediye takdim edildi.





Gönder