Birleşmiş Milletler (BM) raportörleri, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliğinin (FIFA) İsrail'in futbol kulüplerinden uluslararası hukuka saygı gösterilmesini talep etmesi çağrısında bulundu.
BM raportörleri tarafından yapılan yazılı açıklamada, son yıllarda en az 8 İsrail futbol kulübünün işgal altındaki Batı Şeria'da sportif faaliyetlerini sürdürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, birçoğu yıllar içinde Filistin halkına ve oyuncularına karşı ırkçılık sergileyen İsrail kulüplerinin, İsrail Futbol Federasyonuna (IFA) entegre edildiği ve İsrail'deki 9'uncu kulübün maçlarını burada oynadığı belirtildi.
"IFA içindeki bu tür bir entegrasyon ve tutum, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarındaki yasa dışı varlığından kaynaklanan durumu yasal olarak tanımaya eşdeğer." ifadesinin yer aldığı açıklamada, bu durumun, Uluslararası Adalet Divanının 19 Temmuz 2024 tarihli danışma görüşünde, İsrailli yerleşimcilerin Doğu Kudüs dahil Batı Şeria'ya transferinin ve İsrail'in onların varlığını sürdürmesinin, Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını ve İsrail'in Dördüncü Cenevre Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiğini vurguladığı hatırlatıldı.
Açıklamada, bu durumun "uluslararası hukukun açık bir ihlali" ve yasal olarak "haklı savaş doktrinini" ihlal eden bir saldırganlık eylemi olduğu da vurgulandı.
Konuyu bu ayki toplantısında ele alacak olan FIFA Konseyinden, kararlarının uluslararası hukukun ihlal edilemez normlarına uygun olmasını sağlaması talep edilen açıklamada, "FIFA uluslararası hukuka saygı göstermeli ve İsrail futbol kulüplerinden bunu talep etmeli." ifadesi kullanıldı.
"İNSAN HAKLARINA SAYGI GÖSTERMELİ"
Kendi kaderini tayin hakkı ve ırk ayrımcılığı yasağını da içeren uluslararası insan hakları hukukunun, özellikle FIFA gibi küresel yargı yetkisine sahip özel uluslararası kuruluşlar için geçerli olduğu anımsatılan açıklamada, "FIFA, BM İş Dünyası ve İnsan Hakları Rehber İlkeleri uyarınca insan haklarına saygı gösterme sorumluluğunu yerine getirmeli." değerlendirilmesi yer aldı.
Açıklamada, FIFA'ya İsrail ve işgal altındaki Filistin topraklarına yönelik ayrımcı davranış ve ırkçılığa karşı sıfır tolerans politikasının uygulanmasını sağlama çağrısı yapıldı.
BM özel raportörleri, "İnsan Hakları Konseyinin özel mekanizmaları" diye tanınan sürecin parçası olarak biliniyor.
BM İnsan Hakları sistemindeki bağımsız özel mekanizmalar, Konseyin belirli bir ülkenin durumunu veya dünyanın herhangi bir yerindeki tematik sorunları ele alan bağımsız bilgi toplama ve izleme mekanizmaları olarak öne çıkıyor.
Kurumun bünyesinde bulunmayan özel mekanizmaların uzmanları, gönüllülük esasına göre ve bağımsız şekilde çalışmalarını yürütüyor.
Gönder