Fenerbahçe taraftarları salona astıkları ‘we can still/ hâlâ yapabiliriz’ pankartı ve oyun boyunca verdikleri coşkulu destekle oyuncuları ateşledi ve takımı 5. maça taşıdı. Karşılaşmada net olarak gördüğümüz gibi Olympiakos’un karar maçını evinde oynayacak olması, profesyonel oyuncuların dinginliğinde hiçbir şey fark ettirmiyor. İki takım da birbirlerini her yerde yenebilecek durumda. Neredeyse bütün seride olduğu gibi 3 çeyrek boyu dolgu zamanında kafa kafaya maç oynadıktan sonra yakın ara seyreden oyunun kaderi son periyotta belirlendi. Alışılmış beşimizle seriyi kurtarma baskısı altında gergin ve bu telaştan kaynaklanan top kayıplarıyla başladığımız maçta, rakibin sayı elleri Fall, Walkup, Canaan ve Vezenkov açık alanda ve sete sette sayı üreterek skoru dengede tutup pusuya yattılar.
PUSULARINA DÜŞMEDiK
Itoudis, rotasyon ezberi gereği Motley ve jokeri Edwards’ı oyuna alarak sert savunmayla ‘zor oyunu bozar’ formülünü devreye soktu. Hücumda rahat atış bulamazken onlara boş atışlar verdik. Sloukas oyuna girince bizim onu bire birde nasıl savunacağız dersine çalışmadığımız ortaya çıktı. Bartzokas ne güzel ki maç sonunda kullanmadı onu. Maç boyu attılar, girmeyince alıp tekrar attılar. Basite indirgediler oyunu. İçeri eşape pas verdiler; Moustapha Fall kaptı attı, biz seyrettik. Vezenkov’un kötü gecesinde vurup geçmemiz gerekirdi ama keskin nişancılarımız gömülen savunmaya karşı etkisiz kalınca oyun kafa kafaya gitti. Neyse ki Pierre’imiz vardı. Ters eşleşmeleri akıllı kullanıp gülen taraf biz olduk. Dörtlü Final şansımızı soracak olursanız... NEDEN OLMASIN.
Gönder