CUMHURİYETİN 100’üncü yılına en anlamlı ve özel armağan İş Bankası’ndan geldi. Beyoğlu İstiklal Caddesi’ndeki tarihi binayı restore edip Resim Heykel Müzesi olarak hizmete açtı.
29 Ekim’de genel olarak ziyaretçiye açılacak müzenin medya ve sanat dünyasına özel açılış daveti yapıldı çarşamba akşamı.
Türkiye’nin en zengin sanat koleksiyonlarından birine sahip olan İş Bankası’nın envanterinde 900’e yakın sanatçının 2 bin 700 civarında eseri bulunuyor.
Bunlardan 600’e yakın eser müzenin kurucu küratörü Prof. Dr. Gül İrepoğlu tarafından kronolojik ve tematik sınıflamalarla binanın dört katına yerleştirilmiş. İki kat kalıcı koleksiyon, iki kat ise geçiçici sergiler için kullanılacak.
Gül İrepoğlu
Pek çoğu ilk kez görülebilecek eserlerden oluşan açılış sergisi tam anlamıyla Türk sanat tarihinde bir yolculuk imkanı sunuyor. Ders kitabı gibi bir sergileme düzeni. 1940’lı yıllardan itibaren oluşturulmaya başlanmış koleksiyon Osman Hamdi Bey’den Şeker Ahmet Paşa’ya, Hoca Ali Rıza’dan İbrahim Çallı’ya, Feyhaman Duran’dan Hikmet Onat’a, Şeref Akdik’ten Hasan Vecihi Bereketoğlu’na, Fahrünnisa Zeid’den Abidin Dino’ya, Komet’ten Ömer Uluç’a, Hüsamettin Koçan’a kadar pek çok sanatçının en önemli eserlerini barındırıyor.
Mustafa Nuri Paşa-Galata Köprüsü
Fikret Otyam- Nazarlıklı Eşşek
Hikmet Onat-Natürmort
H. Vecih Bereketoğlu-Kızkulesi
KIYI KIYI İSTANBUL
İstanbul sanatçılarımızın en çok resmettikleri ilham kaynaklarının başında geliyor. Gül İrepoğlu yaptığı seçkisinde bunun altını çizerek Avrupa’dan Anadolu yakasına, Adalar’dan Haliç’e kıyı kıyı, semt semt İstanbul’u tuvaline getirmiş sanatçıların eserlerinden bir güzergah oluşturmuş.
Sokakları, vapurları, Kız Kulesi, denizi, balıkları, insanları, yapıları ve eşsiz doğasıyla sanat tarihine işlenmiş bir İstanbul gezisi...
Tematik eserlerin yer aldığı bölümlerden biri de hayvanlara ayrılmış. Orada fark ettim ki, sanatçılarımız ne kadar çok resmetmiş sevdikleri hayvan dostlarını.
Orhan Peker’in kedisi, Fikret Otyam’ın nazarlıklı eşşeği, Ömer Uluç’un kargası, Salih Acar’ın su samuru bambaşka bir evrene götürüyor insanı.
Şeref Akdik- Terastan Sarayburnu’na Bakış
Gönder