HABER7
Bolu Kartalkaya’da 78 kişiye mezar olan oteldeki yangın faciasında sorumluların cezalandırılması ve benzer acının yeniden yaşanmaması için tedbirler alınıyor. CHP’li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın sorumluluktan kaçıp siyasi kavga atmosferi oluşturup kafa karışıklığına yol açma gayretini sarf ettiği süreçte bağımsız uzmanların hassas yorumları kamuoyunu aydınlatıyor.
İtfaiyecilik konusunda Türkiye’nin duayen isimleri arasında yer alan Kemal Kürekçi, Bolu’daki faciaya dair önemli detaylara değinen yorumlarda bulundu.
Çeşitli şehirlerde üstlendiği “İtfaiye Daire Başkanlığı” görevini akademi sahasına da taşıyan ve yüzlerce itfaiyeci yetiştiren Emekli Öğretim Görevlisi ve Yangın Uzmanı Kemal Kürekçi, kafalaraki soru işaretlerini gideren tespitlere yer verdi.
Yeniakit gazetesine konuşan “itfaiyecilerin hocası” Kemal Kürekçi, tesislere yangın ruhsatının hangi kuruluş tarafından verildiği, hangi yetkinin bakanlıkta, hangi yetkinin belediyede olduğunu, tesislerin yangın denetim başvurusunu geri çekme hakkının olup olmadığını, Kartalkaya’daki faciayı büyüten ayrıntıyı, mevcut yangın yönetmeliğinin çerçevesini ve dünya standartlarında yangına kaç dakikada müdahale edildiğine dair etraflı değerlendirmelerde bulundu.
İşte yangın uzmanı Kemal Kürekçi’nin açıklamalarının öne çıkan bölümleri:
2002’YE KADAR SADECE DEVLET BİNALARI İÇİN YÖNETMELİK VARDI
Türkiye’de yangınlara müdahaleyi ve güvenlik önlemlerini düzenleyen mevzuat, İçişleri Bakanlığı’nın çıkardığı “Binaların Yangından Korunmasına Dair Yönetmelik” ile düzenlenmiştir. Bu yönetmelik 2002 yılında çıktı. Ondan önce 1985 yılında yayınlanan “Kamu Binalarının Yangından Korunmasına Dair Yönetmelik” vardı. Bu sadece devlet binalarının korunmasına yönelikti. Özel konutları, işletmeleri kapsamıyordu.
2002’de çıkarılan yönetmelik, Türkiye’deki bütün binaları, pazar yerlerini, spor alanlarını kapsıyor.
Organize sanayi bölgelerinin yangın güvenlik önlemlerinin denetimi tamamen organize sanayi bölge yönetimlerine ait.
Askeri bölgeler aynı yönetmeliği kendileri uyguluyor.
Bunu İçişleri Bakanlığı belediyeler aracılığıyla denetler.
Şehirlerde yerleşim yerlerinde belediye itfaiyeleri,
orman alanlarında Tarım ve Orman Bakanlığı birimleri,
sahillerde liman işletmeleri sorumludur.
İş hayatında; iş güvenliğini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı düzenliyor.
BAKANLIĞIN OTELLERLE İLGİLİ DENETİM YETKİSİ NEREDE BAŞLIYOR, NELERİ KAPSIYOR
Otelleri Kültür ve Turizm Bakanlığı ruhsatlandırıyor. Bakanlık, otellerin yangın ve sağlık raporlarının bulunup bulunmadığına bakar. O raporlar yoksa çalışma ruhsatı vermez. İş güvenliği uzmanları ve iş müfettişleri vasıtasıyla yapar bu denetimleri.
Otellerde, sanayi tesislerinde iş güvenliği uzmanı bulundurulmak zorunda. Eğer bulundurulmazsa bakanlık tarafından ağır cezai müeyyidelerle karşılaşırlar.
Bir işletme iş güvenliği uzmanını ya kendi bünyesinde çalıştırır, ya da Ortak Sağlık Güvenlik Birimi’nden hizmet alır. Bunlara iş güvenliği şirketi diyebiliriz. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gereği bütün işletmeler iş sağlığı güvenliği uzmanı bulundurmak zorunda...
Kartalkaya ve benzeri yerlerde Orman İşletme Müdürlüğü’nün itfaiye ekipleri var. Bunlar yazın yangın sezonu boyunca bu tür bölgelerde bulunduruluyorlar. Bu ekiplerin kış sezonunda da Uludağ, Kartalkaya, Kartepe gibi yerlerde kalması sağlanabilir. En azından bu ekipler ilk müdahalede bulunup yangının büyümesini önleyebilirler. Kartalkaya’daki yangına baktığımızda itfaiye ekiplerinin yangın yerine yaklaşık bir saatte vardıklarını görüyoruz.
DENETİM YETKİSİ HANGİ BÖLGEDE HANGİ KURUMDA
Otelleri belediyeler ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı denetler.
İçişleri Bakanlığı adına belediye,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı adına da İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü (İSGÜM) denetler.
KARTALKAYA’DAKİ BÜTÜN OTELLER YANGIN RAPORUNU BOLU BELEDİYESİ’NDEN ALIR
Yangın ruhsatını her zaman belediye itfaiyeleri verir. Kartalkaya örneğinde de Bolu Belediyesi İtfaiyesi’nin yangın ruhsatı vermesi gerekir.
Bolu Belediye Başkanı’nın yangının ilk günü ‘bölgeden sorumlu olmadıklarına’ ilişkin açıklaması çok tartışmaya neden oldu. Açıklık getirmek gerekirse, belediyelerin sorumluluk alanı kendi mücavir alanlarıyla sınırlıdır diyebiliriz. Mücavir alanların dışına, ya komşu idarenin yardım çağrısıyla ya da valiliğin görevlendirmesiyle giderler. Ruhsatlandırma açısından ise durum farklıdır. Özel İdare alanı bölgelerindeki işletmeler, yangın güvenlik raporlarını en yakın itfaiye müdürlüğünden alırlar. Kartalkaya’daki oteller Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nden alırlar. Nitekim aldıklarını da gözlemliyoruz.
YÖNETMELİKTE BAŞVURU GERİ ALINAMAZ
Yanan otelin sahiplerinden biri, babası vefat edince ruhsatı kendi adına tescil ettirmek için 24 Aralık 2024 tarihinde başvuruda bulunmuş. İlk başvuruda otelin eksiklikleri tespit edilince, bilindiği gibi başvuruyu iptal edip, sadece restoran kısmı için başvuru yapmış. Ruhsatı bu şekilde almış.
Başvuruyu geri almak gibi bir uygulamaya yönetmelik izin vermiyor. Yönetmelik, “Denetim yetkisini haiz kişiler, kurum, kuruluş ve müesseselerin denetim sonuç raporlarını; bağlı veya ilgili olduğu bakanlık, müsteşarlık, genel müdürlük veya başkanlıklarına gönderir” diyor. Yani, denetlediğiniz yerin raporunu veya sonucunu veya tespit ettiğiniz eksikliklerin saklanması amacı ile dilekçeyi geri alma işlemini gizleyemezsiniz.
CAN KAYBINI ARTIRAN İHMALLER! EĞER CAMLAR AÇILABİLSEYDİ...
Kartalkaya’daki otel yangınında kaybı artıran faktörler, benim tespitlerime göre;
birincisi otelde merdivenler dahil her yerde halı kaplı olması.
İkincisi çok fazla ahşap kullanılması. Ahşapların koruma ve estetik amaçlı olarak verniklenmesi de yangını kolaylaştırır. Çünkü vernik çok yanıcı bir maddedir.
Halıların yanmasından açığa çıkan duman bütün binayı sarmıştır. Ölümlerin yüzde 95’i de duman zehirlenmesi yüzünden gerçekleşmiştir. Geri kalan yüzde 3-5’i önce dumandan zehirlenir sonra alevlere maruz kalıp hayatını kaybeder.
Çatılarda duman tahliyesi için duman tahliye damperi olması gerekir. Gördüğüm kadarıyla yanan otelde duman tahliye damperi yoktu.
Ayrıca lobide büyük bir şömine vardı. Bunun yanı sıra lobinin ortasında alev çıkaran cam fanus gibi bir şey var. Resepsiyonun arkasındaki şömineden halının üstüne bir kıvılcım düşmesi yeterli yangın için. Ya da resepsiyonun ortasındaki o alev fanusundan...
Grand Kartal Otel’deki yangında, camların açılmaması dumanın bina içinde birikmesini hızlandırdı. Odalardakiler camları kırabilselerdi dumanı tahliye edip hayatta kalma şansı elde edebilirlerdi. Ama büyük bölümü bunu yapamadıkları için ne yazık ki hayatlarını kaybettiler.
YANGINA 15 DAKİKADA MÜDAHALE EDİLEBİLMELİ... KARTALKAYA’DA GEÇ KALINDIKartalkaya’daki yangına baktığımızda itfaiye ekiplerinin yangın yerine yaklaşık bir saatte vardıklarını görüyoruz. Dünya standartlarında itfaiye ekiplerinin bir yangına ihbardan sonra maksimum 15 dakika sonra ulaşması beklenir. |
TÜRKİYE’DEKİ YANGIN MEVZUATI YETERLİ, HEM DE İLERİ DÜZEYDE
Ülkemizde yangına karşı alınacak tedbirler, “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’ ile düzenlenmiştir. Bu yönetmelik bu konuda her şeyi kapsar ve oldukça ileri düzeyde bir yönetmeliktir. Yönetmeliğin birinci maddesinde, “Bu Yönetmeliğin amacı; kamu kurum ve kuruluşları, özel kuruluşlar ve gerçek kişilerce kullanılan her türlü yapı, bina, tesis ve işletmenin, tasarımı, yapımı, işletimi, bakımı ve kullanımı safhalarında çıkabilecek yangınların en aza indirilmesini ve herhangi bir şekilde çıkabilecek yangının can ve mal kaybını en aza indirerek söndürülmesini sağlamak üzere, yangın öncesinde ve sırasında alınacak tedbirlerin, organizasyonun, eğitimin ve denetimin usul ve esaslarını belirlemektir” deniyor. İkinci maddede ise, “kapsam” ortaya konuyor.
“Bu Yönetmelik; a) Ülkedeki her türlü yapı, bina, tesis ile açık ve kapalı alan işletmelerinde alınacak yangın önleme ve söndürme tedbirlerini, b) Yangının ısı, duman, zehirleyici gaz, boğucu gaz ve panik sebebiyle can ve mal güvenliği bakımından yol açabileceği tehlikeleri en aza indirebilmek için yapı, bina, tesis ve işletmelerin tasarım, yapım, kullanım, bakım ve işletim esaslarını, kapsar” şeklindeki açık ifadelerle yönetmeliğin kapsamı bütün detaylarıyla ortaya konuluyor.
BOLU BELEDİYESİ’Nİ SORUMLU KILAN MADDE BU
“Genel sorumluluklar ve yasaklar” başlığını taşıyan 7. Maddede; “Herhangi bir yerde kontrol dışı ateş yandığının veya duman çıktığının görülmesi hâlinde, itfaiyeye haber verilir” ve “Binada yangın çıkması hâlinde olaya müdahale eden acil durum ekipleri mahalli itfaiye teşkilatı amirinin olay yerine gelmesinden itibaren onun emrine girerler ve ona her konuda yardım etmek mecburiyetindedirler” kurallarına yer veriliyor. “Denetim” başlığı altındaki, 131. Maddede de, Yönetmelik hükümlerinin uygulanıp uygulanmadığı; “Özel yapı, bina, tesis ve işletmeler, mahalli itfaiye teşkilatı ile bunların bağlı veya ilgili olduğu bakanlık ve kamu kurum ve kuruluşlarının müfettişi, kontrolör veya denetim elemanları tarafından denetlenir” hükmü bulunuyor.
Yangın faciasının yaşandığı Kartalkaya Grand Otel’in de dahil olduğu tüm binaların denetiminin, bu madde gereğince, öncelikle mahalli itfaiye teşkilatı tarafından yapılması gerekiyor. “Mahalli itfaiye teşkilatı”ndan sonra, bakanlıklara verilen yetki, en başta zikredilen itfaiyenin yetkisini asla kaldırmaz. Mahalli İtfaiye teşkilatında denetimde bir eksiklik var ise, bakanlık elemanları da, onu tamamlar. |
Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel ile ilgili olarak Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nün yaptığı gibi, eksiklikler için süre verilmesi de bu maddede yazılı: “Denetim sonunda eksik bulunan ve giderilmesi istenilen aksaklıklar ile talep edilen önlemlerin öngörülen uygun süre içerisinde ilgililerce yerine getirilmesi mecburidir.”
Gönder