Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralanan vatandaşların tedavileri bölgedeki ve diğer illerdeki hastanelerde sürüyor. Bugüne kadar 81 yaralının sevk edildiği Kartal Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi'nde tedavi olan yaralılardan 41'i taburcu edildi, 40'ının ise tedavisi sürüyor.
Depreme Hatay'da yakalanan ve tam 3 gün enkaz altında el ele tutuşarak kurtarılmayı bekleyen Ahmet ve Sabiha Kahraman çifti de bu hastanede tedavi gören depremzedelerden.
Sabiha Kahraman o saatlerde uyumuyordu ve deprem olduğunu anlayınca eşini uyandırdı. El ele tutuşup kaçmaya çalışırken duvarlar üstlerine yıkıldı. Enkaz altında geçirdikleri 3 gün boyunca birbirlerinin ellerini hiç bırakmadılar. Hiç açlık ve susuzluk hissetmediklerini ve umutlarını kaybetmediklerini dile getiren 55 yaşındaki Sabiha Kahraman, "Yanımızda yiyecek ya da su yoktu ama hiç ihtiyaç duymadık. Eşim şeker hastası, yemeği bir saat gecikse hemen kötü olur. Allah bize yardım etti, ne acıktık ne susadık, sadece üşüdük. Duvar suratımıza çok yakındı, hiç kıpırdayamıyorduk, onun başı bir tarafta benim başım bir tarafta el ele uzanıyorduk. Arada eşim kendinden geçiyor ben onun elini sıkıp uyandırıyorum." dedi.
"3'ÜNCÜ GÜNÜN SONUNDA HELALLEŞİP ŞEHADET GETİRDİK"
3'üncü günün sonunda artık helalleşip kelime-i şehadet getirdiklerini ve tam o sırada dışardan sesler geldiğini söyleyen Sabiha Kahraman, şöyle devam etti:
"Biz buradayız yaşıyoruz diye seslendik. Yerimizi tespit ettiler, sonradan öğrendik arama kurtarma ekibinin bizi çıkarması tam 8 saat sürmüş. Ben hemen oğlumun sesini duymak istedim. Bir oğlumuz var Temmuz'da evlendirmiştik. Gelinim hamileydi ve Mayıs'ta doğum yapacak. Enkaz altındayken eşime 'Bizim daha torunumuz olacak, yaşayacağız inşallah' diyordum. Onlar da 3 gün karı koca binanın başında beklemişler. Rabbim yardım etti çıktık çok şükür. Kurtarma ekibi bizi ambulansa koydu, helikopterle Adana Şehir Hastanesi'ne götürdüler, orada bir gün kaldıktan sonra askeri uçakla getirdiler."
Sabiha Kahraman, "Bizi eşimle ayrı hastanelere götüreceklerdi ama eşim itiraz etti aynı yere gitmek istedik. Sağlık çalışanlarımız çok anlayış gösterdiler. Çok güzel ilgilendiler. Herkes elinden geleni yapıyor. Başta ben yoğun bakımdaydım eşim servisteydi. Eşimle görüntülü konuşturdular çok iyi hissettim kendimi. Şu an ayaklarımda zedelenme var, tedavim devam ediyor ama iyiyim çok şükür. Psikolojik tedavi de alıyorum. Allah bizi çocuklarımıza bağışladı." ifadelerini kullandı.
DEPREM GÜNÜ DOĞUM GÜNÜYDÜ
Deprem günü doğum günü olan 55 yaşındaki Ahmet Kahraman ise enkazdan çıkarıldığında yeniden doğduğunu ve artık 9 Şubat tarihini doğum günü olarak kutlayacağını ifade etti ve şöyle devam etti:
"2 gün önce de eşimin doğum günüydü kutlamıştık. Oğlum hafta içi bir yemek yiyelim dedi sabahında bu olay oldu. Ben 6 Şubat'ta öldüm 3 gün sonra yeniden doğdum. Artık doğum günüm 9 Şubat. Göçük altındayken çok zor durumdaydık. Bizim kaldığımız yerde binanın koridorunda 2 tane motosiklet vardı. Onlar da parçalandığı için benzin kokusu da geldi. Zaten nefes alamıyorduk benzinin kokusundan kendimden geçmişim. Uykuya dalıp çok güzel rüyalar görüyordum, yeşillik cennet gibi, gözümü açıp kendime geldiğimdeyse kafam duvara değiyordu. Bizi kurtardıktan sonra buraya getirdiler ama bir araya getirmediler, o yoğun bakımdaydı. Beni eşime gösterirseniz daha çabuk iyileşir dedim. Ben iyileştim çok şükür eşim de yoğun bakımdan servise alındı şimdi ben yanında refakatçi olarak kalıyorum."
.
Gönder