Haber7 – ÖZEL
Soykırımcı İsrail, bir yandan Gazze'de soykırım yaparken diğer taraftan Lübnan'da sivilleri vurdu.
Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Lübnan'a dünden bu yana düzenlediği saldırılarda 50'si çocuk, 95'i kadın olmak üzere ölenlerin sayısının 558'e yükseldiğini duyurdu.
Terör devleti siyonist İsrail'in Gazze ile birlikte Lübnan'ı da vurmasındaki arka planını uzmanlar Haber7'ye değerlendirdi.
AHMET AKGÜL: TÜRKİYE PLANLARINI BOZDU
İslam dünyasının göbeğine hançer gibi yerleştirilen soykırımcı siyonist İsrail'in yine bölgede 'ur' gibi yayılma çabasında olduğunu söyleyen Uluslararası Stratejik Tahlil ve Araştırmalar Merkezi (USTAD) Başkanı Ahmet Akgül, işgalcilerin durdurulması gerektiğini vurguladı.
Siyonistlerin 2046 yılına dönük bir plan içerisinde hareket ettiğini kaydeden Akgül, şöyle konuştu:
"İsrail sürekli bir genişleme çabası içerisinde ve bölgedeki krizleri fırsata dönüştürmeyi sürekli kolluyor. Bununla ilgili de çalışmalar yürütüyor. Nitekim Irak'taki, Suriye'deki kriz ve çatışmalar İsrail için hem Golan'da iyice yerleşmesi hem Kuzey Suriye'ye kadar gelip orada bir konuşlanma fırsatı olarak önüne çıkmıştı. Yani genişleme İsrail için özellikle 2046 planı dediğim bir plan çerçevesinde sürekli devam eden bir eylem üzerinde hareket ediyor. Bunun ilk ayağı Kuzey Suriye'deki planıydı. Ancak Türkiye, kararlı duruşu ve oradaki tutumu sayesinde hem bölücü terör örgütünün hem de İsrail'in buradaki planlarını askıya almış oldu. Ama gerek kuzeye doğru, gerek güneye doğru, gerek belki de ileride Ürdün topraklarına doğru bu genişleme çalışmasını hiç durmadan yürütecek bir İsrail var karşımızda.
Şimdi bunu yaparken de ne yazık ki bir terör örgütü tarzında sivilleri, çocukları katlederek genişlemeye çalışan bir İsrail söz konusu. Lübnan'la ilgili bu mesele aslında yaklaşık 3-4 yıldır işaretlerini veriyordu. Beyrut'taki insanlar bunun endişesini yaşamaya başlamıştı ama bir kıvılcım gerekiyordu."
LÜBNAN'A SALDIRININ NEDENİ ULUSLARARASI KAMUOYUNUN GAZZE'DEKİ DİKKATİNİ DAĞITMAK
Gazze ve Batı Şeria'daki işgalin ardından İsrail'in yönünü Lübnan'a döndüreceğini ifade eden Akgül, siyonistlerin uluslararası kamuoyunun baskısını azaltmak için dikkatleri Gazze'nin üzerinden çekmek için Lübnan'a erkenden saldırdığını söyledi.
İslam dünyasının Gazze'deki soykırıma topyekun tepki koyması gerektiğini söyleyen Akgül, şu ifadelerde bulundu:
"Lübnan'a yönelik bu planlarını hızlandırmasının arka planında uluslararası kamuoyunun Gazze üzerindeki dikkatlerini dağıtmak. Mutlaka şu anda Gazze'de kamuoyuna yansımayan yine birtakım zulümler, katliamlar yapmaya devam ediyor ama Uluslararası kamuoyu şu an İsrail'in Lübnan'a doğru yönelişini konuşuyor. Bu da İsrail için aslında Gazze'nin eksik kalan işgalini tamamlamaya yönelik bir fırsat. bunu da yapacaktır. Türkiye'nin ve Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki kararlı ifadeleri ve açıklamaların dışında uluslararası kamuoyunun, İslam coğrafyasının ve özellikle Arap Ligi dediği Arap Ligi Ligi dediğimiz Arap ülkelerinin devlet başkanlarının çok net ve sert bir tutumla İsrail'e karşı tavırlarını almaları gerekiyor. Yani sadece Türkiye'nin aldığı tavır yetmiyor. Bütün İslam coğrafyasının, bütün Arap coğrafyasının da bu konuda tavır alması lazım. Zira işgalci İsrail bir tümör gibi bölgede yayılmaya ve coğrafyayı işgal etmeye devam ediyor."
BİLGİN: İSRAİL, BÖLGEYİ ATEŞ GİRDABINA SÜRÜKLÜYOR
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin, Haber7'ye yaptığı açıklamada siyonist İsrail'in hedefleri arasında Filistin'den sonra Lübnan ve Suriye olduğunu belirtti.
İşgalci İsrail'in bölgesel kriz oluşturma çabasında olduğunu kaydeden Bilgin, "İktidarını devam ettirmek isteyen Netanyahu iç sebepler dolayısıyla savaşı yayma politikası güdüyor. Bir diğer yandan siyonizmin ideolojik hedefleri de malum. Netanyahu ve ortakları, radikal kesimlerin ağzına bir parmak bal çalması lazım ki iktidarının devam etmesine sebep teşkil etsin. Bu çerçevede baktığımızda İsrail, bölgeyi bir ateş girdabının, bir kasırganın içine doğru sürüklüyor." dedi.
"ORTADOĞU TESLİM ALINMAK İSTENİYOR"
ABD ve Avrupa'nın bölgeyi teslim almak istediğine dikkat çeken Bilgin, şunları söyledi:
"Görünen o ki Amerika ve Batı'nın gerek Rusya, gerek Çin karşısında büyük hesaplaşma öncesi, bölgenin tamamen teslim olması ve her yönüyle en güvendikleri müttefik olan İsrail'in genişlemesine, yayılmasına ve siyonistlerin kontrolüne uygun hale gelmesi gerekiyor. Bu politikayı 1990'lardan sonra baktığımızda 'Büyük Orta Doğu Projesi' ve 'Genişletilmiş Orta Doğu Projeleri' ile sürdürüyorlar. Obama, Bush, Trump ve Biden'ın politikalarına baktığımızda; devamlı olarak bölgesel istikrarsızlaştırma, güvenliksizleştirme ve bölgedeki devletlerin bölünmesine, parçalanmasına, dağıtılmasına yönelik bir stratejinin uygulandığı ortada. 20-30 yıllık tarih incelendiğinde bu sonuç zaten ortaya çıkıyor. O nedenle İsrail'in Lübnan'a saldırması çok şaşırtıcı değil."
"İTTİFAK KURULMALI"
Bölgedeki ülkelerin acilen tedbir alması gerektiğini belirten Bilgin, Türkiye'nin Mısır ve Suriye ile ilişkileri geliştirme çabasının bu planlara yönelik adımlar olduğunu belirtti. Türkiye'nin bölgede ittifak kurması gerektiğini söyleyen Bilgin, şu ifadelerde bulundu:
"Bölge ülkelerinin bu saldırgan politikaya karşı tedbir almaları ve kendilerini koruması açısından önemli. Türkiye'nin Mısır ve Suriye ile ilgili adımları bu çerçevede okunmalı. Türkiye, aynı zamanda Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleriyle de bu konularda iş birliği, mümkünse bölgesel ittifak çalışmaları gerekiyor. Bu olup bitenlere seyirci kalınmamalı. Türkiye, bu anlamda da gerek Mısır'la olsun, gerek İran, Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri olsun, hem kamuoyunun gözü önünde hem de perde arkasından zaten gerekli çalışmaları yapıyor. Yani Türkiye istikrar arıyor, ama maalesef onlar kaos, istikrarsızlaştırma ve güvenliksizleştirme çabaları peşinde."
Gönder