İfadelerinde, cinayet emrini aldıkları 2 kişinin kendilerini Yunanistan'a götüreceklerini, para, araba ve ev vereceklerini söylediklerini anlatan zanlı, "Herkes işinin ne olduğunu biliyordu ve sadece işini yaptı. Eve vardıktan sonra direkt uyudum ve uyandığımda kapıda polislerin olduğunu gördüm. Yaptığım şey için çok pişmanım. Bu olayı yapmamızı D. S. ve Y. A. istediler. Zaten onlar Yunanistan'da firari durumda olup, sürekli birlikteler" dedi. Olay, 26 Haziran Çarşamba günü saat 09. 00 sıralarında Çayırova Mahallesi Fatih Caddesi'nde meydana geldi. Evinden çıkan Fevzi Çakmak Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Mahir Çoğaç, bindiği otomobilinde emniyet kemerini taktığı sırada silahlı saldırıya uğradı. Otomobilin yanına yaklaşan zanlı, tabanca ile Çoğaç'ı başından vurdu. Kanlar içinde kalan Çoğaç hayatını kaybetti, zanlı ise olay yerinden koşarak uzaklaştı. Cinayetin ucu, 2020'de Adana'da işlenen bir başka cinayete uzandı.
"Bayğaralar" isimli organize suç örgütünün 4 yıl önceki lideri Bedirhan Bayğara'nın (36) bir kafede kız arkadaşıyla oturduğu sırada silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybettiği, Bayğara'yı vurduğu iddia edilen kişinin ise Mahir Çoğaç'ın kardeşi Y. Çoğaç olduğu bildirildi. Mahir Çoğaç'ın cinayetinin, Bedirhan Bayğara'nın öldürülmesiyle bağlantılı olduğu, olayın kan davası uğruna gerçekleştirildiği ileri sürüldü. "Hayalet" lakaplı Y. Çoğaç'ın ise olayın ardından yakalanamadığı iddia edildi. İntikam almak isteyen Bayğaraların, Çoğaç ailesinden kimseye ulaşamadıkları için, öğretmen Mahir Çoğaç'a pusu kurdukları iddia edildi.
KATİL YAKALANDIOlaya ilişkin başlatılan geniş çaplı soruşturma kapsamında Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro dedektifleri, katilin ve olaya karıştığı düşünülen şüphelilerin peşine düştü. Çoğaç'ı vuran şüphelinin 17 yaşındaki D. G. olduğu tespit edildi. Bu sırada B. Y. 'nin de gözcülük yaptığı öğrenildi. Cinayetin tetikçisi D. G. ve B. Y. , aynı gün Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından İstanbul'da operasyonla yakalandı. Olaya ilişkin gözaltına alınan 11 şüpheliden 8'i tutuklanırken, L. A, A. H, E. B adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 'YAPIP YAPMAYACAĞIMIZI SORDULAR'Tetikçi D. G. 'nin savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. İfadesinde, B. Y. isimli şahsın aracılığıyla Y. A. ve D. S. ile tanıştığını, arkadaş olduklarını söyleyen D. G. , "Benden bu zamana kadar herhangi bir şey istememişlerdi. 23 Haziran’ı 24 Haziran’a bağlayan gece, birlikte ikamet ettiğim B. Y. 'yi, Y. A. ve D. S. arayarak bir öldürme işi olduğunu, yapıp yapamayacağımızı sordular. Biz de yapabileceğimizi söyledik. Bunun üzerinde haber beklememizi söyleyerek telefonu kapattılar" dedi. 'PARA VE ARABA VERECEKLERİNİ SÖYLEDİLER'24 Haziran Pazartesi günü B. Y. 'nin telefonu üzerinden kendisiyle iletişime geçildiğini aktaran D. G. , "Bize bir şahsı silahla öldüreceğimizi, bunun karşılığında bizi Yunanistan'a alacaklarını, para, araba ve ev vereceklerini söylediler. Zaten bizim ailemizle aramız bozuk olması sebebiyle B. Y. ile birlikte bekar evine çıkmıştık. Orada birlikte yaşıyorduk. Bu teklifi kabul ettik. Ben daha önce böyle bir olaya karışmamıştım. B. Y. 'ye kendisine emanet teslim edileceğini söylemeleri üzerine B. Y. evden çıkarak bir yere kadar gitti ancak nereye gittiğini bilmiyorum. Eve döndüğünde yanında telefon, 2 tabanca ve bir miktar para vardı. Bizimle B. Y. 'de bulunan telefon üzerinden iletişime geçmeye başladılar. Kartal'da bulunan bir otele gitmemizi ve bize haber verilinceye kadar o otelde konaklamamızı söylediler. Kendi imkanlarımızla otele gittik. Otele gittikten sonra otelden dışarıya hiç çıkmadık. Sadece olay gününden bir gün önce Y. A. bizi arayarak otelin önüne taksi gönderdiğini, bu taksiye binmemizi, olayı gerçekleştireceğimiz yere giderek iyice öğrenmemizi söyledi. Biz de otelin önüne göndermiş olduğu taksiye binerek olay yerine gittik. Keşif yaptıktan sonra otele geri döndük ve o gece hiç uyumadık" diye konuştu. 'İÇERİYE DOĞRU BİR EL ATEŞ EDEREK KOŞMAYA BAŞLADIM'Olay günü D. S. ve Y. A'nın kendileriyle iletişime geçerek vaktin geldiğini, artık denileni yapmaları gerektiğini ifade ettiklerini anlatan D. G. , otele çağrılan taksiye binerek, kendilerine gönderilen konuma gittiklerini vurguladı. Adreste B. Y. ile beklemeye başladıklarını söyleyen D. G. , "B. Y. biraz korktu. Bu nedenle kendisinin beni biraz ileride bekleyeceğini, bir problem olması halinde beni kollayacağını söyledi. Şahsın aracına bindiğinde benim ateş edip koşmaya başladığımı, onun da benimle birlikte koşmaya devam edeceği konusunda B. Y. ile anlaştık ve beklemeye koyulduk.
Ben şahsın evden çıktığını gördükten sonra arabaya binmesini bekledim ve arabaya biner binmez kapalı olan şoför camından içeriye doğru bir el ateş ederek koşmaya başladım. Ölüp ölmediğini o an bilmiyordum. Şahsı da tanımıyorum. Ben koşarken. .
Gönder