SENENİN başında okuyucu, eş, dost, ‘ne olacak bu kaskonu hali, fiyat artışları daha ne kadar sürecek, herhalde kasko yaptıramayacağız?’ diye sorduklarında; herkese aynı cevabı vermiştim, ‘biraz bekleyin, fiyatlar yerine oturacak, kaskonun ateşi sönecek’ demiştim. Öyle de oldu. Kaskodaki yangın söndü. Tabi bunda; otomobil pazarındaki daralmanın, artık yatırım aracı olarak görülmeyişinin, ikinci el otoda fiyatların düşününün etkisi çok büyük.
Önce, kaskoda neler yaşanmıştı bir hatırlayalım. Geçen senenin başlarında kaskoda fiyatlar önce yüzde 100’lerde, sene ortalarında yüzde 150’lerde, senenin üçüncü çeyreğinde yüzde 200’lerde artmış; yılın sonunda ise artışlar yüzde 280’lerle neredeyse rekor kırmıştı. Öyle ki, bir önceki yıl 5 bin liraya kasko yaptıranlar, 2022 yılında 19 bin liraya sigortasını yeniletmek durumunda kalmış; hatta fahiş fiyat artışları nedeniyle birçok araç sahibi kasko yaptırmamaya başlamıştı. Hatırlayın, kaskodaki bu artıştan ünlü isimler de şikayetçi olunca, konu magazin dünyasında bile gündem olmuştu.
FİYATLAR HANGİ DÜZEYDE?
Okuyucular hatırlayacaktır, geçen senenin tam da bu zamanlarında, ‘160 bin liraya kasko mu olur?’ başlıklı bir yazı yazmış; 560 bin liraya ikinci el araç alan yakın bir dostuma verilen kasko fiyat tekliflerini sıralamış, içlerinden bir şirketin 160 bin lira teklif verdiğine değinmiştim. O dönem, 10 tekliflerin en düşüğü 17 bin liraydı, ortalaması 27 bin liraydı, en uçuk kaçık olanı da 160 bin liraydı.
Aynı dostumun kasko yenilemesi geldi. Kendisinden rica ettim, geçen seneki aynı şirketlerden teklif almasını istedim. Yine 10 şirketin tekliflerini gönderdi. En düşüğü 9 bin lira, ortalaması 11 bin lira, en yükseği 19 bin lira. Elbette yine uçuk kaçık fiyat veren de var; onun da fiyatı 44 bin lira.
Bir sene öncesi ile şimdinin mukayesesini siz yapın artık. Bu arada belirteyim, 650 bin liraya satın aldığı aracın şimdiki piyasa değeri bir milyon liraya yakın. Buradan da anlaşılacağı üzere, şirketler, geçen seneden daha düşük bedele bu sene kasko yapıyorlar. Elbette istisnaları vardır. Hasar durumuna, aracın piyasa değerine, sigorta şirketinin kasko yapma iştahına göre fiyatlar farklılaşabilir.
BİR SENEDE NE DEĞİŞTİ?
Peki, ne oldu da kaskonun ateşi söndü? Birincisi, hükümetin, otomobil pazarına yönelik aldığı tedbirler sonuç verdi, otomobil pazarındaki yangın söndü, pazarda işler tersine döndü. İkinci elde fiyatlar geriledi. Artık geçen seneki gibi otomobilde fiyat artışları yüzde 200’lerde değil. Artan kredi faizleri nedeniyle otoya olan talep yavaşladı. Kaskodaki fiyat ateşinin sönme nedenlerinden biri bu.
İkincisi, sigorta gelecek bir yılı kapsadığından; geçen sene sigorta şirketleri, enflasyon, kur, araç piyasasındaki fiyat artışları gibi etkenlerde dolayı önlerini göremediklerinden, gelecek bir yılı fiyatlayarak, kaskoda primleri artırdılar. Bir anlamda yoğurdu üfleyerek yemeği tercih ettiler. Şimdi ise sigortacılar önlerini görebiliyorlar ve daha rasyonel, mantıklı fiyatlama yapıyorlar.
UÇUK KAÇIK FİYATLAR YOK
Üçüncüsü, geçen senelerde enflasyon, kur, araç fiyatlarındaki artan değerler nedeniyle kimi sigorta şirketleri korkularından kasko yapmamayı tercih ettiler. Kimileri de ‘yapmıyorum’ demek yerine uçuk kaçık fiyatlar verdiler. Yani, yapmıyorum, bir başka söyleniş biçimi. Malum sigorta branşları arasında bir tek kaskoda, hasar olduğunda ürünün, yani aracın hasar anındaki piyasa değeri ödeniyor. Diğer sigortalarda poliçede yazan değer neyse o ödeniyor. Bu nedenle kimi şirketler, kasko pazarından çekilmek durumunda kaldı. Şimdi ise bu şirketler yine pazara döndüler ve bu sefer de aradaki açığı kapatmak için fiyatta rekabete başladılar. Bu da kaskoda fiyatları hem stabil hale getirdi hem de düşürdü.
Gönder