Enerji Uzmanı Emrah Özgül, Türkiye’nin enerji projelerinin istihdama ve ekonomik kalkınmaya sağladığı katkıları Haber7.com için kaleme aldı.
Sanayisi büyüyen, ihracatı artan ve buna bağlı olarak enerji talebi her geçen gün yükselen bir ülke olarak Türkiye kesintisiz, kaliteli, düşük maliyetli ve çevre ile uyumlu bir şekilde enerji arz güvenliğini sağlamaya çalışmaktadır. Son yıllarda başlatılan bir çok enerji projesi enerji arz güvenliğini sağlamanın yanında ulusal ve bölgesel kalkınmaya, istihdama, nitelikli insan kaynağının yetişmesine özellikle ETKB’nin son dönemde yapmış olduğu Bigadiç Granül Bor Üretim Tesisi, TANAP, Türk Akım ve Sakarya Gaz Sahası projeleri, Akkuyu NGS, YEKA projeleri, hidroelektrik santralleri, yerli kömür ve lityum üretim projeleri ve elektrik depolama ve akıllı şebeke projeleri her anlamda toplumsal değişim ve dönüşüme de fazlaca katkı sağlamaktadır.
Yenilenebilir enerji yatırımları ile de dikkat çeken Çin; enerji istihdamı noktasında 7,4 milyon istihdam ile ilk sırada yer almaktadır. Çin’in ardından Avrupa Birliği ülkeleri ve (1,8 milyon) ve Brezilya (1,56 milyon) gelmektedir. Yenilenebilir enerji alanındaki istihdam oranı geçen yıla kıyasla %18,2 artış göstererek 16 milyon 200 bin kişiye ulaşmıştır.
Ülkemizdeki enerji projelerinin istihdama katkıları hem doğrudan hem de dolaylı istihdam yaratma potansiyeliyle oldukça önemli bir rol oynamaktadır. Bu projeler ülkemizin enerji güvenliğini artırırken ekonomik büyümeyle birlikte çeşitli sektörlerde iş fırsatları sağlamaktadır.
Yenilenebilir Enerji Projeleri ile Yeşil İstihdam
Yenilenebilir enerji projeleri, Türkiye’de istihdamın en hızlı büyüdüğü alanlardan biri olarak öne çıkıyor. Güneş enerjisi, bu alandaki liderliği elinde tutuyor. Küresel çapta 7,2 milyon kişiye istihdam sağlayan bu sektör, Türkiye’nin güneş ışınımı yüksek bölgelerinde geniş iş olanakları yaratıyor. Güneş enerjisi santrallerinin (GES) kurulumu, panellerin üretimi ve bakımı için mühendisler, teknikerler ve saha çalışanları aktif rol üstleniyor.
Rüzgâr enerjisi de istihdamın önemli bir diğer ayağı. Rüzgâr enerjisi santralleri (RES), türbin üretiminden saha kurulumlarına ve bakım süreçlerine kadar geniş bir çalışma alanı sunuyor. Bu projelerle birlikte, Türkiye’nin yerel tedarik zincirleri de büyüme gösteriyor. Offshore rüzgâr enerjisi projeleri ise deniz üstü türbin kurulumlarıyla yeni uzmanlık alanları yaratmaya başladı.
Hidroelektrik santraller (HES) ise uzun yıllardır enerji sektörünün istihdam kaynağı olmayı sürdürüyor. İnşaat, mühendislik ve işletme aşamalarında geniş bir iş gücüne ihtiyaç duyulan bu projeler hem yerel hem de ulusal ölçekte istihdamın gelişmesine katkı sağlıyor.
Enerji Verimliliği Projeleri ile Teknolojik Dönüşüm
Enerji verimliliği projeleri hem çevresel hem de ekonomik kazanımlar sağlarken istihdam açısından da yeni fırsatlar sunuyor. Binaların izolasyonu, enerji tasarrufu sağlayan modern aydınlatma sistemlerinin kurulumu ve sanayi modernizasyonu bu projelerin temel taşlarını oluşturuyor. Akıllı şebeke sistemleri ve enerji yönetimi yazılımlarında çalışan AR-GE mühendisleri ise enerji verimliliği projelerinin beyin takımı olarak dikkat çekiyor.
Fosil Yakıt ve Doğal Gaz Projeleri: Gelenekselden Modernizasyona
Fosil yakıt ve doğal gaz projeleri, Türkiye’nin enerji sektöründeki köklü yatırımları arasında yer alıyor. TürkAkım ve TANAP gibi doğal gaz boru hattı projeleri, binlerce kişiye doğrudan istihdam sağlarken, lojistik ve tedarik zincirlerinde dolaylı iş fırsatları yaratıyor. Ayrıca, biyoyakıtlar gibi enerji dönüşümüne yönelik yatırımlar da küresel ölçekte milyonlarca kişiye iş imkânı sunuyor.
Enerji Depolama ve Elektrikli Araç Teknolojileri
Son yıllarda hızla büyüyen enerji depolama projeleri, istihdamda yeni bir devrin kapısını aralıyor. Batarya üretimi ve depolama tesisleri, enerji sektörünün geleceğini şekillendirirken Türkiye’nin bu alandaki yatırımları yeni meslek gruplarını beraberinde getiriyor. Elektrikli araç şarj istasyonları projeleri, kurulum ve bakım süreçlerinde uzman iş gücüne duyulan ihtiyacı artırarak enerji sektöründe farklı iş kolları yaratıyor.
Nükleer Enerji: Türkiye’nin İstihdam Motoru
Türkiye’nin en büyük enerji projelerinden biri olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali hem inşaat hem de işletme aşamasında istihdam yaratarak öne çıkıyor. Binlerce kişiye iş imkânı sunan bu proje, yüksek nitelikli iş gücüne olan ihtiyacı da beraberinde getiriyor. Akkuyu dışında planlama aşamasındaki Sinop ve İğne Ada nükleer güç santralleri, Türkiye’nin enerji çeşitliliğini artırırken, istihdam potansiyelini de genişletiyor.
Enerji Projelerinin Dolaylı İstihdama Katkıları
Enerji projeleri, doğrudan istihdamın yanı sıra birçok sektörde dolaylı iş olanakları yaratmaktadır. Lojistik ve taşımacılık sektörü, projelerde kullanılan ekipmanların taşınmasıyla iş hacmini artırırken, hizmet sektörü projelerin olduğu bölgelerde otelcilik ve yemek hizmetleri gibi alanlarda yeni fırsatlar doğurmaktadır. Özellikle kırsal bölgelerde, bu projeler yerel ekonomiyi canlandırarak göçü azaltmakta ve bölgesel kalkınmayı desteklemektedir.
Ayrıca, enerji projelerinde yerel tedarikçilerin aktif rol alması, yan sanayi ve KOBİ’lerin büyümesini teşvik etmektedir. Bu projeler, yerel halk için yeni gelir kaynakları sunarken, bölgedeki ekonomik faaliyetlerin çeşitlenmesine olanak tanımaktadır. Dolayısıyla, enerji projeleri sadece enerji üretiminde değil, ülke genelinde ekonomik kalkınmada da önemli bir rol üstlenmektedir.
Enerji Projelerinin İstihdama Katkısına Örnekler
YEKA (Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları) Projeleri: Türkiye’deki YEKA projeleri hem yerel üretim hem de işletme aşamasında istihdam yaratıyor.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali: İnşaat sürecinde yaklaşık 15 bin kişiye iş sağlanmış olup, işletme sürecinde 4 binden fazla yüksek nitelikli personelin istihdam edilmesi beklenmektedir.
Konya Karapınar GES: 20 bin kişiye iş imkânı sağlamaktadır.
TürkAkım ve TANAP: On binlerce kişiye iş sağlamaktadır.
STAR Rafineri: 19 bin kişilik geçici ve kalıcı istihdam oluşturmuştur.
Büyük ölçekli enerji projeleri sadece doğrudan değil, dolaylı istihdam (lojistik, hizmet sektörü, tedarik zincirleri vb.) yaratma potansiyeliyle de Türkiye’nin iş gücüne önemli katkılarda bulunmaktadır. Enerji projelerinin büyümesiyle birlikte bu alanlarda daha fazla uzmanlık ve eğitim fırsatları sağlanması da Türkiye’nin istihdam dinamiklerine uzun vadede olumlu yansımaları gerçekleştirecektir.
Gönder