Kimileri ‘Sigorta şirketleri fiyatları astronomik artırdı, primlerin altından kalkılamaz hale geldi’ diyor, kimileri ‘Fiyatlar artacaksa artık sigorta yaptırmayız’ diye tepki gösteriyor. Kimileri de ‘Neden bu konuyu gündeme getirmiyorsun’ diyerek, bana tepki gösteriyor.
SÖZLEŞMELER İPTAL EDİLİYOR
Herkes haklı. Özel ve tamamlayıcı sağlık sigortası kullanan 6 milyondan fazla vatandaş haklı, sigortacılar haklı, hastaneler de haklı. Özel sağlık sigortasında fiyat arttı mı? Evet, arttı. Son bir yılda yüzde 165, son iki yılda da yüzde 250’ye yakın arttı. Eminim kimileri diyecektir ki, enflasyonun yüzde 40’larda olduğu ortamda bu artışlar fahiş değil mi?
Şunu da belirteyim, özel sağlık sigortaları her geçen yıl sürdürülebilir olmaktan çıkıyor. O nedenle de acil tarafından yeni bir model geliştirilmesi lazım. Bu modeli de sadece sigorta şirketleri ile özel hastaneler birlikte belirleyemez, mutlaka işin içine kamunun, yani SGK’nın da girmesi gerekiyor. Fiyatlar neden artıyor ve neden sürdürülebilir olmaktan çıkıyor? Madde madde değineyim.
- Döviz kurundaki artış, asgari ücretteki artış (son iki senede yüzde 169 arttı), enerji maliyetlerindeki artış ve enflasyon; özel sağlık kuruluşlarının maliyetini artırdı. Öğrendiğime göre sağlık kuruluşlarının maliyetleri son iki senede yüzde 200 ila 300 arasında arttı. Sigorta şirketleri de sigortalılar adına sağlık hizmetini özel hastanelerden satın aldıkları için doğal olarak maliyet artışları özel sağlık sigortası poliçelerine de yansıdı.
- Sigorta şirketleri, özel sağlık kuruluşlarının maliyetlerini sigortalılara minimum seviyede yansıtmak için pazarlık aşamasında fiyatları baskılamaya çalışıyor. Çünkü sigortacılar yüzde 300-400 fiyat artışı yapsa; bu sefer vatandaş sigorta yaptırmayacak ve sistemden kaçacak. Bu sefer ne oluyor? Özel hastaneler maliyet artışlarını sigorta şirketlerine tam olarak yansıtamadıklarından kimi hastaneler özellikle tamamlayıcı sağlık sigortası sözleşmelerini iptal ediyor. Son birkaç yıldır tamamlayıcı sağlık sigortası olan vatandaşların hastaneye gittiğinde ‘sigorta şirketi ile henüz anlaşma yapmadık’ cevabı alıp, geri çevrilmelerinin nedeni işte bu.
HEM SGK HEM ÖZEL SİGORTA
- Toplam 6.5 milyon özel sağlık sigortalısının yaklaşık yüzde 90’ını SGK şemsiyesi altında. Bu kişiler sigortalı ama tamamlayıcı ya da özel sağlık sigortaları olduğu için devletin sunduğu sağlık hizmetlerinden yararlanmıyorlar. Tüm sağlık sorunlarını özel sağlık kurumlarında çözüyorlar. Bu kişiler, çalıştıkları için devletin sunduğu ve zorunlu olan genel sağlık sigortası için her ay maaşlarından yüzde 12,5 (işveren katkısı dahil) sağlık primi kesiliyor; hem de özel ya da tamamlayıcı sağlık sigortasına kendileri veya işverenleri tarafından prim ödeniyor.
Asgari ücret üzerinden bir hesap yaptım. Asgari ücreti bir çalışandan her yıl ortalama 6 bin TL genel sağlık sigortası primi kesiliyor. Maaş yüksekse bu rakam 10 bin liralara çıkıyor, maaş daha da yüksekse kesilen genel sağlık sigortası primi daha da artıyor. Asgari ücret ve maaş arttıkça kesinti oranı da artıyor. Peki, bugün sigorta şirketlerinin sunduğu tamamlayıcı sağlık sigortasının fiyatı ne? Yaşanan şehre ve yaşa göre değişmekle birlikte tamamlayıcı sağlık sigortasının ortalama primi yıllık 5 bin ila 6 bin arasında değişiyor.
Gönder