Manisa’da hava sıcaklıklarının son zamanlarda 45 derecelerin de üzerine çıkması bal üretimini de etkiledi. Isıyı düşürmek için kovandan ayrılamayan arıların bal üretmemesi hem arıları hem de bal üretimini olumsuz etkiliyor. Aşırı sıcaklığa bağlı bitki florasının da azalması hem arıların beslenme güçlüğü çekmesine de neden oluyor.
Konu hakkında bilgi veren Arıcılık Eğitim ve Ana Arı Üretim Merkezi Eğitmeni ve Arıcılık Teknikeri Hüseyin Balkaya, “Maalesef artan yüksek ısı nedeniyle arılar bundan çok olumsuz etkileniyor. Arının aktif olarak rahat çalışabilmesi için ideal bir ısı ortamına ihtiyacı var.
Bu ısı dış ortam ısısı 38 derecenin üzerine çıktığı an maalesef bütün kuluçka ve bal üretim faaliyetini durduruyorlar ve doğadan su taşıyarak ve kanatlarıyla kovan içine yelpaze yaparak kovan içini serinletmeye çalışıyorlar. Bu da hem daha fazla bal, enerji ve zaman harcamalarına neden oluyor. Bal toplamak yerine zamanlarını kovanı serinletmek için kullanıyorlar. Bu da arıcıların bal verimini olumsuz yönde etkiliyor. Şu an arıları gözlemlediğimiz zaman sabah saatlerinde aktif bir çalışma gözlemliyoruz. Öğle saatlerinde ısının artmasıyla birlikte kovanı serinletmeye çalışıyorlar” dedi. Türkiye genelinde bu durumun yaşandığını kaydeden Balkaya, “Türkiye genelinde böyle bir durum var. Yüksek ısılar sadece burada yaşanmıyor. Ülkemizin birçok bölgesinde aşırı sıcaklar yaşanıyor. Buna istisna bölgeler var.
Karadeniz, Doğu Anadolu bölgesinde ısı anlamında büyük bir risk yok. Fakat Ege, Akdeniz, İç Anadolu hatta Marmara bölgesinin belirli kısımlarında problemler yaşanıyor” ifadelerini kullandı.
Bal üretiminin fiyatları da olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Balkaya, “Bal üretiminde verimin düşmesi, daha az bal üretilmesi bununla birlikte maliyetlerin artması beraberinde bal fiyatlarında artışlar da öngörüyoruz” dedi.
Yüksek ısıların görüldüğü bölgelerde üretim yapan arıcılara tavsiyelerde bulunan Balkaya, doğru kovan seçiminin etkin bir rol oynadığını belirterek, “Arıcılarımız doğru bir kovan seçmeliler. İzolasyonlu arı kovanı olmalı.
Eğer bu özellik yoksa kapak altlarına yalıtım malzemeleri koymak suretiyle ve ya üstlerine bir gölgelik koymak suretiyle kovan iç ısısının düşmesine ya da mevcut ısının korunmasına yardımcı olabilirler” diye konuştu.
Henüz arı ölümleriyle karşılaşmadıklarını söyleyen Balkaya, “Geçmiş yıllarda bundan 4-5 yıl öncesinde Aydın bölgesinde aşırı sıcaklardan dolayı arı ölümleri oldu. Ama bölgemizde böyle bir duruma çok şükür ki rastlamadık. Ancak arılar da zamanla yüksek ısılara adapte olmaya başlıyorlar. Arı hatları da bunda çok önemli. Bazı arı hatları ısıya dirençli. Yüksek ısılarda direnç ortaya koyabiliyor. Bizim Ege Bölgesine Kafkas arısı getirdiğiniz zaman 35-36 derecelerde ölüm riskiyle karşı karşıya kalabiliyor. Bizim bölgemizin yerli arıları yüksek ısılarda ölüm yaşanmıyor. Fakat yüksek ısıdan ziyade tarımsal ilaçlar öldürebiliyor. O da bizi üzüyor” dedi. .
Gönder