adscode
adscode

Bayram tadında dersler

Mahallenin girişinde tek katlı bir ev vardı

Evde yaşlı bir çift otururdu. Babamla bayram namazından dönerken teyze evinin camlarını açar, elinde süpürge kapı önünü bal dök yala yapardı. Bir de radyoyu sonuna kadar açardı… Bayram sabahlarının değişmez radyo programındaki neşeli türküler gelen geçeni oynatacak kıvama getirirdi.

Misal, Burçak Tarlası türküsü en suratsız tipleri bile pamuk helva gibi yapardı.

Buradan türkü çığıramayacağıma göre, bu bayram ne yazsam da millet azıcık neşelense dedim. Derken buldum!

Cennetteki hurilerden zam-günah ilişkisine, ekonomiden kime oy vereceğimize kadar her konuda derin bilgisi olan, cübbesini sırtından hiç çıkarmayan memleketin ünlüsü Ahmet beyin dersleri…

İzzet Çapa ile söyleşirken 2013'te magazin yanı daha ağır basıyormuş… Çapa, “Cennete giden bir erkeğe 72 huri verileceği doğru mu, kadınlar hurileri kıskanmayacak mı” diye sormuş mesela. Ahmet bey yanıtlamış: “En çok salavat getiren, cennette en çok huriye sahip olur. Beleş yok, yatana da saman yok! Ahirette kadınların sinir ve kıskançlık damarları alınacak. Yoksa cennette de uğraşamayız!”

Ters köşe yapıp Nas var diyen dünya liderimize şöyle demiş: “Nas anladık da, burası şeriat devleti mi? Şeriat ilan edildiyse yüzde bir bile faiz vermeyeceksin. Yarım Nas olmaz. Bu ekonomik politikayı Nas diye sürdürürsen ve millet batarsa herkes Kur'an batırdı bizi demeye başlar. Zaten ateistlik deistlik almış başını gidiyor. Bir de para işinde zarar ettiği zaman…”

Geleceği görüp çözüm önermiş: “Önümüzdeki günler hayır göstermiyor! Çok vatan haini var. Onun için bir temizlik de icap edebilir! Ne olur bilmiyorum ama nakit önemlidir. İnsan kenara ekmek alacak para koymalı. Sünnettir… Bir senelik ihtiyacını un, şeker, kuru fasulye gibi ambarında tut.”

10 Nisan'da Erdoğan'ın, ‘Hristiyan yurttaşlarımızın Paskalya Bayramı'nı kutlar, esenlikler dilerim' mesajını görmeyince 18 Nisan'da, “Hristiyanların Paskalya Bayramı'nın bereket getirmesi için dua edecek kadar şuursuz olan İmamoğlu zihniyetini başımıza musallat etme ya Rabbi” demiş!

Önder bir zat olduğundan millet onun oy vereceği ittifakı merak etmiş. Merakı tarifle gidermiş: “Kimin duruşu milliyse, dış güçlerle bağlantısı yoksa ona rey vereceğim.”

Zamlar ve günahlar hakkında harika demiş: “Ekonominin bozuk olması da günahları engelleyici bir şey! İçki pahalı, kumar pahalı, zina pahalı. Bilmiyorum, fahişelerin fiyatından haberim yok ama zam vardır herhalde. Her şeye zam geliyorsa senin de günaha bulaşma riskin azalıyor…”

Memleketin mali durumunu ise neden-sonuç ilişkisiyle anlatmış: “Toplumun yüzde 90'ı namaz kılmıyor! Ondan sonra, ekonomi neden böyle diyorsun. Sen ekmek bulduğuna şükret!”

Seçim yaklaştıkça karanlıklara ışık tutmaya da başladı…

Saadet Partisi'nin Şii inancına sahip İran'la yakınlığından dolayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu desteklediğine dikkat çekerek, “Artık Saadeti desteklemenin dinimiz için ne büyük tehlikeler arz edeceğini düşünmeden rey verenlerin ahirette hüsrana düşecekleri izaha muhtaç değildir” buyurdu!

El atmadığı bir iftarlar kalmıştı. Eksik olmasın, “Hahaha hihihi yapılacak ortamlarda iftara gidiyorsun, sahura gidiyorsun… Kadın erkek aynı masada oturmalar, birbirinin suratına bakmalar! Kadın sana kahve getiriyor, sen kadına meyve suyu. Cicili bicili başörtü giyenler. Son dönemde arttı bunlar. Böyle bir din yok” dedi.

Yani neymiş?

Erkekler için ne kadar salavat o kadar huriymiş… Sürekli zam gelmesi iyi bir şeymiş… İsviçre'yi bilemeyiz ama bizim ekonomi namaz kılmadığımız için bozulmuş… Saadet Partililer'in ahiretteki durumu fenaymış… Ambarımıza bir yıllık erzak koysak iyi olurmuş… Oyumuzu duruşu milli olana verirsek Saadetliler gibi ahirette hüsrana uğramazmışız!

Burçak Tarlası dinlemiş gibi oldunuz mu?

Bayramınız mutlu, günleriniz cübbeli ve cübbesizlerin dersleri kadar neşeli geçsin…

 

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder