adscode
adscode

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

Yavaş yavaş yükseldi bu dostluk:

- Önce gidilip gelindi.

- Sonra bir daha gidilip gelindi.

- Ardından itimat tesis edilmeye başlandı.

- İtimat tesis edildikten sonra bu itimat defalarca test edildi.

- Her testin ardından itimat arttıkça arttı.

- En son Karabağ zaferinin ardından sarsılmaz çelikten bir dostluk oldu.

*

Bütün dünyanın gözleri önünde başlayıp serpilen sıkı dostluğun öyküsüdür bu.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

SİYASİ GÜNDEMİN ÖNE ÇIKAN İSİMLERİ

- NUMAN KURTULMUŞ: Meclis Başkanı olarak hakkaniyetli tutumlar alıyor. Mesela AK Parti Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin milletvekili araç kartını bir arkadaşına vermesi konusunda şöyle demiş: “Ben vekilliğim zamanında kendi çocuklarıma bile kart verdirtmedim. Herkesin bu konuda hassasiyet göstermesi gerekir”. Bravo Numan Bey.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

*

- MEHMET ALİ ÇELEBİ: Hangi nedenle olursa olsun pahalı marka otomobillerden uzak durması, kendisinin kimliğine, kişiliğine çok daha yakışacaktır.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

*

- ÖZGÜR ÖZEL: Kalabalıklara hitap etme konusunda epey mesafe kat etmiş durumda. İyi gaza getiriyor milleti. Sesine iniş çıkış yaptıramıyor henüz ama olsun. Kabiliyeti var, onu da başarır.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

*

- MUHARREM İNCE: İYİ Parti İstanbul adayı olacak dedikodusuna zerre kadar inanmamıştım. Nitekim o da Masum Türker aracılığıyla açıklama yapmış: “Yok böyle bir şey”.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

*

- KEMAL KILIÇDAROĞLU: Bizim bir arkadaş var. Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultayda aday olmayacağına inanıyor. “Var mısın iddiasına?” deyince “Varım” diyecek kadar da inanıyor buna. Kebabına bahse girdim bu arkadaşla. Sanırım hayatımın kazanılması en kolay bahsi bu olacak. Bahse girmenin heyecanı bile yok üzerimde. Hayatımda hiç bu kadar boş beleş bir kebap yememiş olacağım.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

DEVLET BAHÇELİ’YE GÜRÜL GÜRÜL BİR ÖVGÜ

Devlet Bahçeli’nin eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya destek veren açıklamalarını görünce...

Devlet Bahçeli ile ilgili şu saptamaları yapmam kaçınılmaz oldu:

*

- Bahçeli, vefa sahibi bir liderdir.

*

- Bahçeli, Soylu eleştirilerinin arkasındaki gerçek nedenleri görecek ferasete sahip bir liderdir.

*

- Bahçeli, bir şahsa destek verirken bunu makamsal nedenlere değil ilkesel planlara oturtan bir liderdir.

*

- Bahçeli, haksızlık karşısında sağına soluna bakmadan, kim ne diyor ya da demiyor diye düşünmeden tepki koyan bir liderdir.

*

- Bahçeli, terör karşısında sergilenen başarıları asla unutmayan, bu başarıların takdirini makama endekslemeyen bir liderdir.

*

- Bahçeli, bu açılardan itimat telkin eden bir liderdir.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

HİÇ ANLAMADIM, HİÇ ANLAMAYACAĞIM

- 40 yaşına gelmiş oğullarına ya da kızlarına minik bir ergen muamelesi yapan, çocuklarının yetişkin olmasına asla izin vermeyen ebeveynleri...

*

- Kıskançlık yapıp kendilerini sürekli darlayan erkeklerin bu tutumundan hoşlanan, “ben kıskanç erkek severim şekerim” diyen kadınları...

*

- Huysuz, mendebur, geçimsiz, küstah, kibirli ünlülere, sırf ünlü oldukları için katlanan, “Yürü git, başlarım senin ününe” diyemeyen tipleri...

*

HİÇ ANLAMADIM, HİÇ ANLAMAYACAĞIM.

GESİ BAĞLARI

Kayseri’de Gesi Bağları korunmalıydı.

Doğa için korunmalıydı, muhteşem güzellikleri için korunmalıydı, yeşili için korunmalıydı.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

Ama en çok da “Gesi Bağları” türküsü için korunmalıydı.

*

Tanpınar, bu türkü için şöyle yazmıştır: “Bu acayip türkü, hiç fark edilmeden yutulan bir avuç zehre benzer”.

*

Hiçbir şeyin hatırı yoksa bu türkünün hatırı olmalıydı yani.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

NİETZSCHE BİR KEZ DAHA AĞLADIĞINDA

Bu fotoğrafı Ezgi Mola paylaşmış sosyal medya hesabında.

*

Yer: Nişantaşı’nda bir sokak.

Fotoğrafta görülen köpek: Sahipleri tarafından sokağa terk edilmiş. Köpeğin yanına eşyalarını da bırakıp gitmiş sahipleri.

*

Zavallı köpekçik, kaldırım kenarında etrafa umutsuz, çaresiz, şaşkın biçimde bakıyor.

Başına gelen felaketin farkında. Minik dünyası kararmış ve bunun sımsıkı bilincinde.

Merhametsizliğin, gaddarlığın, vicdansızlığın sert ve acımasız yüzünü görmenin acısı oturmuş gözlerine.

*

“Nietzsche Ağladığında” adlı kitapta anlatılır:

Meşhur filozof, Torino’da dolaşırken bir atın, arabacı tarafından acımasızca kırbaçlandığını görür.

Nietzsche orada biriken kalabalığın arasına dalar ve birden atın önüne atlayarak öfkeden köpürmüş faytoncunun atı kırbaçlamasına son verir.

Kollarını atın boynuna dolar. Hıçkırarak ağlamaya başlar, baygınlık geçirir. Hatta delirir ve hayatı biter.

*

Eğer Nietzsche bugünün Nişantaşı’nda yaşasaydı ve köpeğin gözlerine oturan trajediyi görseydi.

Belki ölecek kadar delirmezdi ama kesin birkaç damla gözyaşı dökerdi.

Erdoğan ile Aliyev: Sarsılmaz bir dostluk

İKİ EFSANE

“Efsane” kelimesi, bol keseden dağıtılıyor. Hatta yediği yemeğe bile “efso” diyenler türedi. Böyle bir ortamda vefat yıldönümlerinde iki gerçek efsaneden söz etmenin tam sırası.

*

- NEŞET ERTAŞ: Anadolu’nun bozkırından çıkmış ümmi bir filozoftur o. Geçici bir heves değildir, kalıcı bir hikmettir. Bugün efsanedir, yarın da efsane olmaya devam edecektir.

*

- ZEKİ MÜREN: Yaşarken efsaneydi, gözlerden ırak kaldığında efsaneydi, ölümünden sonra efsane oldu ve bugün hâlâ efsane... Öyle unutulmaz bir iz bıraktı ki onun efsaneliği de hiç bitmeyecek. 

 
Paylaşın

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder