Dernek üyeleri avukat, şehir plancısı, su ürünleri mühendisi, doktor, biyolog, arkeolog, gazeteci, mali müşavir, jeoloji mühendisi, inşaat mühendisi, ziraat mühendisi, akademisyen, öğretmen, hekim, emekli ve çalışanlardan oluşuyor. Tanısanız tümüne madalya takarsınız.
Dernek olarak Trakya Platformu, Kırklareli Barosu, Kırklareli Kent Konseyi ile birlikte yaşadığımız bölgedeki, doğal ve sosyal yaşamı olumsuz etkileyecek projelere karşı, yerelde yaşayanlarla birlikte mücadele ederek yaşamı ve yaşam alanlarımızı savunuyoruz.
2117 BİTKİ, 2062 CANLI
Bölgemizdeki bilimsel araştırmalarda 2117 bitki türü ve 2062 hayvan türü olmak üzere toplam 4179 tür canlı tespit edilmiştir. Konumu itibarıyla iki kıta arasında bir köprü vazifesi görmesi, geçmiş buzul dönemlerinde türlere sığınak görevi görmesi, farklı iklimsel koşullara ve farklı ekosistemlere sahip olması şüphesiz Istrancaların biyoçeşitlilik zenginliğinin başlıca nedenleridir.
Bu zenginliği yok edecek olan son 4 projeye karşı açtığımız ‘idari yargı’daki davaların Nisan 2023’te lehimize sonuçlandığını duyurmak isteriz.
Bunlar, merkezde orman alanı içinde patlatmalı kalker; yine orman alanı içerisinde patlatmalı kalker ve dolomit; tamamına yakını mutlak tarım alanı üzerinde hayvancılık OSB ve Orman alanı içinde, doğal yaşamın ortasında RES (Rüzgâr Enerji Santaralı) projelerini kapsıyor. (Alanların dronla çekilmiş fotoğraflarını görseniz ağlarsınız.)
Altın madenleri üzerinde yapılan girişimlerin takipçisi olduğumuzu hatırlatmak isteriz.
BİLİME İNANMIYORLAR MI?
Bu davalarda bilirkişiler ve yargı, bilimsel esaslara ve mevzuata aykırı buldu. Bu kararları veren seçilmiş ve atanmışlar mevzuatı bilmiyorlar mı? Bilime inanmıyorlar mı? Görülüyor ki ehliyet ve liyakat olmayınca, yaşamı savunmak gönüllü insanlara kalıyor. Gönüllü bilim ve hukuk insanlarının destek ve katkılarıyla kuşlar uçmaya, ağaçlar çiçek açmaya, toprak ve su canlıları beslemeye devam edecek.
Bulgaristan Istrancaları 1161 kilometrekare, Türkiye Istrancaları 1970 kilometrekaredir. Bulgarlar aynı dağı ve ormanı koruyor. Bizim taraf ise madencilik ve enerji projeleri ile yok ediliyor.
Her şart ve koşulda yaşamı ve yaşam alanlarımızı her şeye rağmen koruyup gelecek nesillere yaşanabilir topraklar bırakacağız.
GÖKSAL ÇİDEM-DOKU Derneği Başkanı; Trakya Platformu Kırklareli Dönem Sözcüsü
EDİRNE VALİSİ, YAĞMAYI ÖNLÜYOR
TARLA VE SAHİLLERDE ‘TİNY HOUSE’
Ülkemizde son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan “tiny house” akımı alternatif konut için ‘çare’ gibi gözüküyor ama bu durum Trakya’da ortaya çıkarsa iş başka, hemen yağma anlamında tehlike yarattığı akla geliyor. Hele bu tarım arazilerine ve sahillere yönelmişse tedbir almak gerekiyor. Bırakın belediye başkanlarını, esas valilerin müdahale etmesi gerekiyor. DHA-Edirne’den geçilen haber bu konuda işin aslını ortaya çıkardı.
Edirne Valiliği, tarım arazilerinde yasadışı şekilde konaklama ve barınma amaçlı ‘tiny house’ adı verilen, genellikle 10 ile 30 metrekare arasında, tekerlekli veya sabit olarak tasarlanan küçük evler konumlandırılması için çalışma yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunmaya başladı. Toprak koruma, arazi kullanımı ve imar kanunlarına aykırı davrananlar hakkında yasal işlem yapılacağı bildirildi.
Valiilik, tarlalarda yasadışı şekilde konaklama ve barınma maksatlı yapıları konumlandıracak şekilde çalışmalar yapanlar -özellikle sahillerde- hakkında suç duyurusunda bulundu. Keşan’da da, “Arazinin bütünlüğünün bozulmasına ve amacı dışında kullanılmasına sebebiyet verenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve yüz günden bin güne kadar adli para cezası verilir” hükmüne istinaden Keşan Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu ifade edildi. İdarenin tiny house üretilirken ve hatta kullanılırken bile enerji tüketimine yol açanlar için de haklarında suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi. Edirne’den başka Tekirdağ, Kırklareli Çanakkale Valiliklerinin de aynı önlemi almaları gerekmiyor mu?
Gönder