AK Parti’nin İstanbul’u kazanması için karşı bloktan oy alması gerekiyor.
*
Yani AK Parti’nin karşı bloktan oy alabilecek bir aday profiline yönelmesi şart.
Bu profili en iyi yansıtan isim rahmetli Kadir Topbaş.
*
Kadir Topbaş’ın üslubu kucaklayıcıydı. Siyaseti değil hizmeti önceliyordu. Lüzumsuz polemiklerden, çekişmelerden uzak duruyordu. İstanbul’la bağı sarsılmazdı. Beyoğlu’nda belediye başkanlığı yapmıştı. “İstanbul Beyefendisi” diye nitelendiriliyordu.
*
Kadir Topbaş profilinden yola çıkarak AK Parti’nin olası adayının taşıması gereken özellikleri sıralıyorum:
*
- İstanbul’la sarsılmaz ve güçlü bir bağı olmalı.
- Kucaklayıcı bir üslubu olmalı.
- Polemikle, gerilimle hatırlanan bir isim olmamalı.
- Siyasete değil tamamen hizmete odaklanmalı.
- Geçmişe değil geleceğe bakmalı.
- “AK Parti’ye oy vermedim ama bu adama oy veririm” dedirtmeli.
- Gençleri etkileyebilmeli, kültür sanat faaliyetlerine açık olmalı.
*
AK Parti, “Nasıl olsa muhalefet dağılmış vaziyette. Biz her durumda kazanırız” diyerek bu şartlara sahip olmayan bir isimle çıkarsa...
İşi gerçekten çok zor olur.
*
Çünkü muhalefetin bugünkü dağınık durumuna aldanmamak lazım.
HDP’nin aday çıkarmama ihtimali, çıkarma ihtimalinden çok daha yüksek.
İYİ Parti’nin CHP’yle birlikte hareket etmek dışında pek bir seçeneği yok.
Yani önümüzdeki süreç içinde muhalefetin tek bir adayda birleşmesi imkânsız değil.
- “AK Parti’ye oy vermedim ama bu adama oy veririm” dedirtmeli.
- Gençleri etkileyebilmeli, kültür sanat faaliyetlerine açık olmalı.
*
AK Parti, “Nasıl olsa muhalefet dağılmış vaziyette. Biz her durumda kazanırız” diyerek bu şartlara sahip olmayan bir isimle çıkarsa...
İşi gerçekten çok zor olur.
*
Çünkü muhalefetin bugünkü dağınık durumuna aldanmamak lazım.
HDP’nin aday çıkarmama ihtimali, çıkarma ihtimalinden çok daha yüksek.
İYİ Parti’nin CHP’yle birlikte hareket etmek dışında pek bir seçeneği yok.
Yani önümüzdeki süreç içinde muhalefetin tek bir adayda birleşmesi imkânsız değil.
CHP HABERLERİNE VE ANALİZLERİNE YAKLAŞIMIM
- Milattan öncesini çağrıştırdığı için Murat Karayalçın, Hikmet Çetin gibi isimlerin çıkışlarını pas geçiyorum.
*
- CHP Genel Merkez binasına bile giremeyeceğinden adım gibi emin olduğum için Tanju Özcan’ın yürüyüşüne önem atfetmiyorum ama “Bakalım bugün nereye ulaşmış” diye şöyle bir bakıyorum.
*
- Akademisyenlerin uzun, entelektüel yönü kuvvetli, sıkıcı CHP yazılarını baştan sona okuyorum ama sonuçta “Bir işe yaramayacak bu emekler” diye üzülüyorum.
*
Gönder