Manzara şu:
Nedenini bilmediğimiz bir olay çıkmış. Yere yatırılıp kelepçelenen insanlar görüyoruz. Polis insanları sakinleştirmeye çalışıyor.
Bağırıp çağıranlar var.
Ortam sert.
Sokaktan geçsek mi geçmesek mi diye düşünürken “Geçebilirsiniz” deniliyor.
O kaosun ortasından yürüyüp geçerken Alaçatı’nın o naif, o romantik eski günleri geliyor aklıma.
Köyiçi’ndeki en popüler yerin Tuval olduğu, sadece birkaç iyi otelin açık olduğu zamanlar...
Henüz köyün diğer taraflarının pek az keşfedildiği o dönemler...
Maalesef büyüyüp geliştikçe o naif ruhunu kaybetti Alaçatı.
Naif ruhu koruyacak insanları da kaçırdı.
Onlar da Köyiçi’nden daha uzak noktalarda olmayı tercih etti.
Öyle ki zaman içinde köyün içinde olmak, dolaşmak uzak durulası bir şey haline gelmeye başladı.
Nitekim şimdi bu yamalı bohça haliyle Alaçatı hayli kaotik, hayli çıkmaz sokak...
Alaçatı havadisleri
- Dalyan’daki Momo’nun restoranı yenilenip daha ‘Fransız Riviera’sı bir hâl almış.
Bu yeni versiyon hayli şık ve uzun öğle yemekleri için ideal. Öyle ki, hiç plaja inmeyip saatlerce restoranda oturmaya özendiren bir havası var. Buna eşlik eden gayet iyi ve yazlık mekânlara göre gayet makul fiyatlı bir menünün olması da cabası.
- İzmir’deki Kürkçü Dükkânı’nın Alaçatı şubesi tıpkı orijinalindeki gibi: Gecenin ilerleyen dakikalarında DJ’in etrafında toplanıp şahane bir kendinden geçme hali. Ve DJ’in de bu müthiş enerjiye aynı şekilde yanıt vermesi...
- Alaçatı’da sürekli mekân açılıyor, bu hıza yetişmek zor. Onlardan biri de yeni bir ocakbaşı ve meyhane olan Yan.
- Müzik her yerde kesilince gidilen bir mekân varmış meğer, ismi Korto. Gizli Kalsın hesabı, Türkçe popun damarlardan aktığı eğlenceli bir mekân.
- Kokteyl bar arayan için de iyi bir adres vereyim: Baby Winehouse.
Gönder