OKULLARDA hayatta kalma dersi de okutulmalı. Üzerine ağır yükler bindirilen çocukların sendelediği bir zaman diliminden geçiyoruz çünkü.
Onların içi dışından da görülür.
Bakmasını bilene!
***
Okullarda ayakta kalma dersi de okutulmalı.
Bir kuş sadece kanatları olduğu için uçmaz. O çocukların da sadece okulu bitirmekle ayakta kalacağı gerçeği söz konusu olamaz.
Yapay zekanın insanların yerini alacağı bir dünyada, doğal zekanın her şeyi alt edebileceği gerçeği inşa edilmelidir.
Ama sosyal medya mezbahalarındaki linç devriyelerinden ve televizyon dizilerindeki şehvetli kadınlardan o çocukları korumak hiç kolay değil.
Okullarda sorumluluk dersi de okutulmalı. Devletine, ailesine ve her şeyden önemlisi kendi geleceğine yönelik sorumluluk. Bir babanın mahalle okuluna çocuğunu harçlıksız göndermesinin dramatik bir yanı varsa çocukların da bunu hissetmesi gerekiyor.
Özel okullarda velilerin o paraları hangi şartlarda ödediklerinin bilincinde olmayanlar var. O velilerin parasının bir gün yetmeyeceği gerçeğini de çocukların öğrenmeleri gerekir.
Boş kaleye topa vurup gol olmasını beklerken, topun direğin yanından dışarı çıkması da hayatın oyunudur, oyun dışı kalmak da!
***
Okullarda tasarruf dersi de okutulmalı.
Bizlerin madeni paraları biriktirdiğimiz kumbaramız, 12 Aralık'ta "Yerli Mallar Haftası" diye özel bir etkinliğimiz olurdu.
"Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı" diye bir sloganımız vardı.
Marka meraklısı olmayışımızın sırrı budur.
Şimdi elindekiyle yetinmeyen doyumsuz bir gençlik sorunu yaşanırken, müsrifliğin sonunun nereye gideceğini tahmin etmek de zor değil.
Sosyal medyada tabaklardaki altınları sergileyen "sonradan görmelere özenmenin" nasıl bedeller ödettiğini hep birlikte izliyoruz.
***
Asıl tehlike daha büyük.
Aralarından su sızmayan çocuklar birbirinin şeklini alır, yanlışlardan geriye de tortular kalır.
12 yaşındaki kız çocuklarının elektronik sigara alışkanlığını biliyoruz.
Okul çıkışlarında elindeki sigarayla poz veren çocukları da görüyoruz.
Bu çocukların üzerine sinen kokuyu içine çekmeyen velilerin gelecek zamanda ne acılar çekebileceğini tahmin etmek zor değil. Öğretmenlerin harcı emektir, çocuklara düşen de o emeklerin karşılığını "hal ve gidişin pekiyi" olmasıyla geri ödemektir. Buna sosyal terbiye denir.
***
Kitap okuma alışkanlığından yoksun büyüyen çocukların, teknolojiye kütüphanelerden daha çok değer verdiği ortada.
Evlerindeki teknolojik akvaryumlarda ithal yemlerle beslenen çocukları daha neler bekliyor kim bilir.
Çünkü ele verdiklerinden fazlasını gelecek zamana saklıyor şimdiki zaman.
MUTLULUK TAKVİMİ
Yaratıcı fikirler üret.
Belgesel izle.
Klasikleri oku.
Gerçeği ara.
Herkesin bir şeyi
Olabilirsin
Birinin her şeyi
Olmak mesele
Aradığın aşkı
Bulabilirsin
O aşka ömrünü
Vermek mesele
Sana değil bu sitem
Seni affettim diye
Kendimi affetmedim
Bu da benim meselem
Hakkı YALÇIN
Onurunu ilikleyen babalar çaresizliğin bedelini yüreğinden öder.
Neyin hakları?
Telefon kullanımında 2 yıllık güvenceyi bizden istiyorlar, eve internet bağlanıyor güvence yine bizde.
Özel televizyon kanalları ödeyeceğimiz paranın güvencesini yine bizlere yüklüyor.
Peki bizim güvencemiz nerede?
Neymiş, tüketici hakları varmış da masallardaki gibi bir varmış hiç yokmuş.
Biz kim oluyoruz ki. Kuzu gibi tüketilen insanları başka nerede bulacaklar?
Gönder