Düne kadar “128 milyar dolar nerede” diyerek, kendince siyasi iktidarı köşeye sıkıştırdığını sanan Meral Akşener, şimdi kendisine, kendi partisinin milletvekilleri tarafından yöneltilen “116 milyon nerede?” sorusu üzerine, hırçınlanmış..
O hırçınlandıkça, bağırıp çağırıyor..
Bağırıp çağırdıkça, milletvekilleri istifa ediyor, ya da istifanın eşiğinde, durum kolluyor.
Oysa hatırlayın, dış güçler Türkiye’ye diz çöktürmek için operasyon üzerine operasyon çektikleri tarihlerde, büyük bir yalan devreye sokulmuştu..
“128 milyar dolar nerede?” diye, Merkez Bankası’nın kasasından, sanki bu miktar bir döviz kaybolması mümkünmüş gibi, algı üzerine algı üretmişlerdi.
Maksat ne idi?
Merkez Bankası’ndaki o döviz sayesinde, dış güçlerin operasyonları bertaraf edilirken, Türkiye’nin direncini kırmak.
Siyasi iktidarı itibarsızlaştırıp, büyük paralar harcamadan Türkiye’yi sarsacak çapta deprem oluşturmak..
Merkez Bankası rezervindeki 128 milyar dolar, Türkiye’nin güvencesi idi.
O güvence sarsılmalı idi ki, dış güçlerin Türkiye üzerindeki operasyonu kendi açılarından başarılı olsun..
Defalarca cevap verdik..
Tane tane anlattık..
Konunun uzmanları, Merkez Bankası’nın 128 milyar dolarının kaybolmasının imkansızlığını anlatıp, “Merkez Bankası kayıtlarını açıp okursanız, neyin nerede olduğunu görürsünüz. Okumasını bilmiyorsanız, ‘nerede’ diye sorarsanız” demişlerdi..
Sadece Akşener değil..
Kemal Kılıçdaroğlu da, diğer Millet İttifakı bileşenleri de, aynı mavalı dillerine dolamış, sürekli tekrarlıyorlardı, “128 milyar dolar nerede?”
Tarih: 21 Nisan 2021.
İyi Parti adına açıklama yapan Meral Akşener, “128 milyar dolarlık rezerv kayıp, kayıpların peşine düşenler için adalet kayıp, milletin derdine düşenler için demokrasi kayıp, milletimiz için hak, hukuk kayıp, gençlerimizin umudu kayıp, e tabi haliyle 128 milyarı kaybeden powepoint sunumlarının efendisi damat bakan da kayıp. Ülkemizde birileri bir şeyler sürekli kayboluyor” ifadelerini kullanıyordu..
128 milyar dolar kayıp olsaydı, Türkiye ilk yerli otomobili yapabilir miydi?
128 milyar dolar kayıp olsaydı, Türkiye turizmde rekor üstüne rekor kırabilir miydi?
128 milyar dolar kayıp olsaydı, patates-soğan 30 TL’lere çıktıktan sonra, 8 TL’lere iner miydi?
Biz yine, geçmişte neler demişlerdi, aktaralım.
Tarih 5 Mayıs 2021: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i etiketlediği Twitter mesajında “Bu ülkenin 128 milyar doları ve bir de damadı kayboldu Meral Hanım. Soruyoruz, farklı farklı yanıtlar alıyoruz; siz nerede olduklarını biliyor musunuz?” diyordu..
Kılıçdaroğlu’nun söz konusu tweetini alıntılayan Meral Akşener de “Biz de milletimizin hazinesine uzanan elleri takipteyiz Kemal Bey. İktidar istediği kadar kaçsın, istediği kadar saklansın yılmadan kovalamaya devam” diyor ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’na hitaben “Sizde yeni bir bilgi var mı?” diye soruyordu..
Bunlar, bu tiyatroyu oynadıktan sonra..
Seçime gittik.
Millet bunlara derslerini verdi..
“Kaybolan bir şey yok, siz daha Merkez Bankası’nın sitesindeki rakamları okumaktan acizsiniz” dedi.
Ama daha önemlisi..
Attıkları iftiranın altında, şimdi boğuluyorlar..
CHP kongresinde delegelere dağıtılan ve ilerde verilmesi vaad edilen paralar üzerinden bir tartışma sürerken..
İyi Parti’de de, “116 milyon TL nerede” kavgası başladı.
Ben başlatmadım.
İyi Parti içinde başlayan, genel başkan ile partinin üst yönetimi arasındaki başlayan kavgayı aktarıyorum..
“Ne olmuş?” diye sorarsanız..
Kısaca anlatalım.
İyi Parti Genel İdare Kurulu (GİK) seçim sonrası toplantısında, kurul üyelerinden İsmet Koçak, “Milletvekili sıralarının belirlenmesi parayla satılmış. Bu yönde çok ciddi söylentiler var. Bunun açığa çıkarılması gerekir” demişti..
Açığa çıkarmak, partinin saymanının işi olduğundan, ondan cevap gelmişti:
Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dikbayır, “Böyle bir para kasamıza girmedi. Bu tür gerçekle ilgisi olmayan iddialar genel başkanımızı, partimizi zedeler.”
Sonrasında ne oldu? Sayman paraya hakim değilmiş ki, ayağı kaydırıldı..
Ümit Dikbayır’ın da boş durmadığı ve Genel Başkan Meral Akşener’in hesaplarını incelettirdiği dedikodusu yayıldı.
Ümit Dikbayır yerine Cem Özdemir getirilince, ipler kopma noktasına geldi..
Partinin hesaplarının teslim edildiği Özdemir, kasanın eksi 16 milyon lirada olduğunu açıklayınca..
Dikbayır kıyameti koparttı: “Kasada 132 milyon varken, şimdi bu para nerede?”
Haydi bakalım Akşener.
Yardıma koş Kılıçdaroğlu..
Bir tivit de sen at Karamollaoğlu..
Ve çıkın, hep birlikte açıklayın, “116 milyon TL nerede?”
Sandılar ki, iftira atarak istikbal kazanacaklar.
Ne oldu, şimdi kendi kasalarındaki “116 milyon TL”nin hesabını veremiyorlar..
Daha önemlisi..
Yaşanılanlardan ders çıkartmıyorlar..
Meral Akşener’in tavrı ortada..
Millet İttifakı olarak sandıkta boylarının ölçüsünü aldılar..
Ama uslanmadılar.
CHP’si ile, İP’i ile, yine yalana, dolana devam ettiler.
HAMAS’a iftira atarak, “terör örgütü” dediler.
Şimdi kasalarındaki paranın hesabını veremiyorlar..
Yakındır, CHP’nin de kasasındaki uçurulan paraların miktarı piyasaya saçılacak..
CHP’nin milyonlarca lirayı, trollere aktararak, Ak Parti aleyhine ettirdikleri yalanların belgeleri çıkacak..
“Kişi, karşısındakini, kendi gibi bilir” diye bir atasözümüz var..
Bunlar da, Ak Parti’ye iftira atarken, aslında kendileri gibi kasadaki paraları yok etmiş olabileceğini tahminen, o suçlamaları yaptılar..
Ak Parti’nin kasadan bir şey kaybetmediği, bugün daha iyi anlaşılıyor..
Ama İyi Parti, “116 milyon TL nerede” sorusuna, şimdilik cevap veremedi..
Gönder